30 Ekim 2010 Cumartesi

YONCA GIDADAN ÇEKİLİŞ


Herkese güzel bir hafta diliyorum. Uzun zaman oldu blogumu güncellemeyeli. Sizlerden biraz daha ayır kalacağım ama daha sonra kaldığım yerden daha güzel bir şekilde devam edeceğim.

Sevgili Sevilhttp://birdemliksohbet.blogspot.com/ ve Yonca Gıdanın http://yoncagida.com.tr/ ortaklaşa düzenlemiş olduğu bir etkinlik var. İnşallah hediye bana çıkar:))

Bunun için yapmamız gerekenler:

-Aşağıda bulunan basın bültenini sitenizde yayınlamak.
-Bu kampanyanın Yonca Gıda ve Bir demlik sohbet tarafından yapıldığını yazmak.
-Yonca gıda ve ve bir demlik sohbet sitelerine link vermek
-Yan tarafta izle yazan kısımdan izleyici olmak
-Basın bültenini yayınladığınıza dair bu yazının altına yorum yazmak ve link bırakmak.

AYŞE TÜTER, BLOGGER'LAR İLE BİRARAYA GELDİ.
Ayşe Tüter, İstanbul'lu bayanlar ile buluştu.
Yonca Gıda, İstanbul blogger bayanlar ile ünlü yemek danışmanı hem de Ayşe Tüter'i bir araya getirdi. Etkinlikte hem birlikte kahvaltı edip hem de Ayşe Tüter ile sohbet etme imkanı bulan bloggerlerın keyfine diyecek yoktu.
Yonca Gıda yetkililerinin yaptığı marka ve ürün tanıtımlarının ardından; Yonca Gıda ürün özelleklerini anlaran Ayşe Tüter ayrıca ünlü tariflerini de sevenleri ile paylaştı. Bayanların yemeklerle ilgili tüm sorularını yanıtlayan Ayşe Tüter kendisine gösterilen yoğun ilgiden de çok memnun kaldı.
İstanbul İTÜ Maçka kampüsü sosyal tesislerinde düzenlenen etkinliğe katılan Yonca Gıda yetkilileri 'İzmir ve Ankara'dan sonra etkinliğimizin İstanbul ayağını da gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Diğer illerde de bu gibi etkinlikler gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Bunun içinde çalışmalarımız devam etmekte..' diyerek bu tür buluşmalarının diğer illerde de devam edeceğini belirttiler.


30 Eylül 2010 Perşembe

BAYATLAMAYAN KURABİYE




Herkese iyi geceler. Malum yarın cuma. Şimdide cumanız mübarek olsun.
Size ablamın yıllardır yaptığı, adı gibi kapalı bir kutu da kolay kolay bayatlamayan bir kurabiye tarifi vermek istiyorum. Malum okullar açıldı; kızım sabahçı. Bazı sabahlar kahvaltı etmeden evden çıkıyor. Ben de buna çok üzülüyorum. Evde devamlı poğaça ve kurabiye bulundurmaya çalışıyorum. Bu kurabiyede hem kızımın çantasına koymak; hem de iş yerinde çayımın yanına eşlik etsin diye yapıldı.

MALZEMELER
3 ADET YUMURTA (1 TANESİNİN BEYAZI ÜZERİNE SÜRÜLECEK)
1,5 SU BARDAĞI PUDRA ŞEKERİ
1 PAKET MARGARİN (ODA ISISINDA YUMUŞAMIŞ)
1 SU BARDAĞI SIVIYAĞ
2 PAKET KABARTMA TOZU
1 PAKET VANİLYA,
ALABİLDİĞİ KADAR UN
3 YEMEK KAŞIĞI HİNDİSTAN CEVİZİ (ÜZERİ İÇİN)


YAPILIŞI
Yumurta, pudra şekeri, margarin ve sıvıyağ karıştırılır. İçine un, kabartma tozu ve vanilya eklenerek kulak memesi kvamında bir hamır hazırlanır. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parça alınarak yuvarlanır önce yumurta akına sonra hindistan cevizine bulanarak önceden ısıtılmış 180* fırında üzeri kızarana kadar pişirilir.

İsterseniz üzerine susam, fındık, ceviz konulabilir.

Bereketli bir kurabiye oluyor. Ben de 1 büyük fırın tepsisi bir de mini fırın tepsisi çıktı.

25 Eylül 2010 Cumartesi

İYİ Kİ DOĞDUN DERYA SULTAN


Bugün blog aracılığı ile tanıdığım ve kendisini çok sevdiğim benim için önemli ola birinin doğum günü. Evet herkesin sevgili Derya Ablasının doğum günü. Ablam iyi ki doğdun. İyi ki seni tanıdım. Doğum günün kutlu olsun. Sevdiklerinle ve ailenle ve bizlerle nice yaşlara. Seni çok seviyorum.

21 Eylül 2010 Salı

KAKAOLU VE KAHVELİ KEK


Herkese iyi akşamlar. Malum okullar açıldı. Oğlum bu sene anaokuluna başladı. Onun okulu geçen hafta başladı. Oğlumla ve okulla uğraşmaktan bloguma zaman ayıramadım. Bu hafta da kızım da başladı. Sabah bir telaş. Oğlumun eşyalarını yukarıya bırak (babaannemiz üst katta oturuyorda) kızımı gönder kendin hazırlan derken bir telaş sormayın gitsin.
Size çok lezzetli bir kek tarifi vermek istiyorum. Tadı aynı browni gibi. İçine fındık veya ceviz konulabilir. O zaman browni olarak yiyebilirsiniz.

Bayramın son günü ziyaretlerimizi bitirip eve gelince hiç kimsenin canı yemek yemek istemedi. Ben de akşam çayının yanına bu keki ve makarna salatası yaptım. Ailecek güzel bir akşam geçirdik.

MALZEMELER.
2 ADET YUMURTA
1,5 SU BARDAĞI ŞEKER
YARIM SU BARDAĞI SIVI YAĞ
1 SU BARDAĞI YOĞURT VE SUYU
1 PAKET KABARTMA TOZU
1 PAKET VANİLYA
2 YEMEK KAŞIĞI KAKAO

ÜZERİ İÇİN
1 FİNCAN SICAK SU
2 TATLI KAŞIĞI NESCAFE
1 TATLI KAŞIĞI ŞEKER

YAPILIŞI

Şeker ve yumurtayı şeker eriyip kıvam alıncaya kadar çırpıyoruz. İçine sıvıyağ ve yoğurdu ekleyip çırpmaya devam ediyoruz. Diğer tarafta un, kabartma tozu, vanilya ve kakaoyu eleyip sıvı karışıma ekleyip biraz daha çırparak yağlanmış borcama döküyoruz. Önceden ısıtılmış 180*'lik fırında kürdan testi temiz çıkıncaya kadar pişiriyoruz. Fırından çıkan kekimizin ilk sıcaklığı çıktıktan sonra üzerie hazırlamış olduğumuz nescafeyi döküp, soğuyunca servis yapıyoruz. Ben üzerine hindistan cevizi serptim. Çikolata, krem şanti veya kaymaklı dondurmada çok yakışır.

Ertesi gün tadı daha da güzelleşiyor.

Makarna salatasına gelince. Yarım paket makarnayı haşladım. Evde pek malzeme kalmamıştı. Ben de 2 adet salatalığı rendeleyip suyunu sıkarak içine kattım. Bir kutu da mısır. Sos olarak da 2 kaşık mayonez ve 1 kase yoğurdu çırpıp makarna ile karıştırdım. Lezzetli bir salata oldu.


13 Eylül 2010 Pazartesi

YUMURTALI FASULYE KAVURMASI




Herkese güzel bir hafta diliyorum. Bir ramazanı ve bayramı da geride bıraktı. Allahım tekrarını görmeyi nasip etsin.Hepinizin bayramı mübarek olsun. Biraz geç olsa da:)) Bayram telaşı ve bayram öncesi yorgunluklardan kaynaklanan rahatsızlıkdan dolayı blogumla ilgilinemedim. Sizlerinde bayramını kutlayamadım Neyse geç olsun ama güç olmasın değil mi?

Size ramazanda yapmış olduğum yumurtalı fasulye kavurmasının tarifini vermek istiyorum. Tarif Oktay Ustaya ait.


MALZEMELER
YARIM KİLO TAZE FASULYE
3 ADET KURU SOĞAN
YARIM ÇAY BARDAĞI ZEYTİNYAĞI
1 ÇAY BARDAĞI SÜT
2 YUMURTA (TARİF 4 YUMURTALI)


YAPILIŞI
Fasulyeler ayıklanıp, doğranır ve yumuşayıncaya kadar haşlanır. Soğanlar iri iri doğranıp zeytinyağında kavrulur Kavrulan soğanların içine fasulyeler atılıp 10-15 dakika daha kavrulur. Fasulyeler kavrulurken içine 1 çay bardağı süt eklenerek fasulyenin sütü çekmesi beklenir. Sütü çeken fasulyelerin üzerine yumurtalar kırılarak pişirilir. Sıcak olarak servis yapılır.
Biz beğendik. Deneyecek olanlara afiyet olsun.

Not: Görüntüye bakıp sakın aldanmayın. Tadı gerçekten güzeldi. Fotoğraflar cep telefonu ile çekildi.

8 Eylül 2010 Çarşamba

HEDİYE SEPETİ ETKİNLİĞİ


Hadi kızlar sevgili Süpriz Mutfak http://surprizmutfak.blogspot.com çok güzel bir etkinlik düzenlemiş. Sadece bir tık uzağınızda.

7 Eylül 2010 Salı

MUZLU-DAMLA ÇİKOLATALI PASTA




Herkese güzel bir hafta diliyorum. Geçmiş Kandiliniz ve Kadir geceniz mübarek olsun. Allahım tekrarını göstersin.Malum bayrama sayılı günler kaldı. Her evde tatlı bir telaş var. Temizlikler ve bayram alışverişleri bitti. Tatlılar yapıldı. Ben temizliğimi hafta sonu bitirdim. Alışverişte tamam, sadece tatlı kaldı. Onu da arefe günü yapıcam.
Bu sene oğlumun doğum günü ramazana denk geldi. Büyük bir doğum günü yapamadık. Kızımda anne pasta yapalım iftardan sonra yeriz dedi.
Aslında bizim için yılın hemen hemen 6 ayı doğum günü. Oğlum ne zaman bir pasta yapsam hemen üzerine mum diker ve üfler. Bol bol doğum günü yapıyoruz:))

Pandispanyasının tarifi çok eski bir tarif. Ablamın tarifi. Eskiden bu kadar pandispanya tarifi yoktu. Ablam yağsız kek yapardı. Sünger kek de denirdi. Yağsız keki pandispanya olarak kullanırdı. Aklıma geldi. Ablamı aradım. O da uzun süredir yapmadığını ama hatırladığı kadarını söyledi. Lezzetli bir pandispanya oldu

PANDİSPANYA

3 ADET YUMURTA
3 FİNCAN UN
3 FİNCAN ŞEKER
1 PAKET KABARTMA TOZU
1 PAKET VANİLYA
1 FİNCAN SICAK SU

ARA KREMASI
3 SU BARDAĞI SÜT
2 ÇAY BARDAĞI ŞEKER
1 ÇAY BARDAĞI UN
1 TATLI KAŞIĞI NİŞASTA
2 ADET YUMURTA SARISI
1 PAKET VANİLYA

ÜZERİ İÇİN
1 SU BARDAĞI SÜT
1 PAKET KREM ŞANTİ

1 ÇAY BARDAĞI SÜT (KEKİ ISLATMAK İÇİN)
1 TATLI KAŞIĞI ŞEKER

ARA SÜSLEMESİ İÇİN
1 ADET MUZ
1 ÇAY BARDAĞI DAMLA ÇİKOLATA

YAPILIŞI
1.- Öncelikle yumurta beyazlarını cam bir kasede katılaşana kadar çırıyoruz. Diğer taraftan yumurta sarıları, şeker ve bir fincan sıcak suyu şeker eriyene kadar çırpıyoruz. İçine un, kabartma tozu ve vanilyayı eleyerek ekleyip karıştırıyoruz. En son yumurta aklarını ekleyip söndürmeden karıştırarak yağlanmuş ve unlanmış kelepçeli kalıba döküyoruz.Önceden ısıtılmış 180* fırında kürdan testi temiz çıkana kadar pişriyoruz.

2. Kreması için süt,şeker, un, nişasta ve yumurta sarılarını sos tenceresinde karıştırıp ocağın üzerine koyuyoruz. Tel çırpıcı ile kaynayıp göz göz oluncaya kadar devamlı karıştararak pişiriyoruz. Ocaktan alıp içine 1 paket vanilyayı ekleyip 10 dakikda mikser ile çırpıp soğutuyoruz.

3.- 1 su bardağı süt ile krem şantiyi çırpıp dolaba kaldırıyoruz.
4.- Pişen pandispanyamızı ortadan ikiye kesiyoruz. Servis tabağına kalıbın kelepçesini koyup kekin ilk katını içine koyuyoruz ve şekerli süt ile ıslatıyoruz. Üzerine krema sürüp, dilimlenmiş muz ve damla çikolata serpip tekrar krema döküyoruz. İkinci katı kapatıp süt ile ıslatıyoruz. Bu şekilde buzdolabnda 1 saat kadar bekletiyoruz. Sürenin sonunda kelepçeyi çıkarıp pastamızı krem şanti ile sıvıyoruz. Benim üst sıvamam pek düzgün olmadı.

Lezzetli hoş bir pasta oldu

Pandispanyayı bir gün önceden pişirdim. Kek kendini toparlıyor ve katlara ayırması daha kolay oluyor.

Yanına da tuzlu kurabiye yaptım. İftardan sonra çayla beraber oğluşumum doüum gününü kutladık. Canım tekrar doğum günün kutlu olsun bir tanem.



29 Ağustos 2010 Pazar

PEYNİRLİ BÖREK


Malum yarın pazartesi ve iş başı. Şimdiden herkese güzel bir hafta diliyorum.
Size iftar için yaptığım artanını da sahur da ısıtarak yediğimiz peynirli böreğin tarifini vermek istiyorum. Böreği kızımla beraber sarmışıtık.Herhalde onun eli değdiği için bize çok lezzetli geldi.

MALZEMELER

3 ADET YUFKA
YARIM ÇAY BARDAĞI SIVIYAĞ
YARIM ÇAY BARDAĞI SU
1 ADET YUMURTA SARISI

İÇİNE
YARIM DEMET MAYDANOZ
1 KASE LOR PEYNİRİ
TUZ (PEYNİRİN TADINA GÖRE)

YAPILIŞI
Öncelikle su ve sıvıyağ karıştırıyoruz. Maydanozu doğrayıp peynir ile karıştırarak iç malzememizi hazırlıyoruz. Yufkanın bir tanesini masanın üzerine serip üzerine yağ-su karışımından sürüp yufkamızı 8 parçaya kesiyoruz. Geniş olan kısmına iç harcımızı koyup sigara böreğinden biraz kalınca sarıyoruz. Tüm yufkalar bitene kadar aynı işlemi tekrarlıyoruz.
Yağlanmış fırın tepsisine börekleri dizip üzerine çırpılmış yumurta sarısı sürerek önceden ısıtılmış 180* derecelik fırında pişriyoruz.

Bizim iftar menümüzde
PEYNİRLİ BÖREK
YAYLA ÇORBASI
MAKARNA
ve CACIK vardı.
Sahurda da çay ve kahvalılklarla beraber yedik.


Bu tarifi sahur lezzetleri etkinliğini düzenleyen arkadaşım MİNTİNİN MUTFAĞINA gönderiyorum.

26 Ağustos 2010 Perşembe

ZEYTİNYAĞLI BİBER DOLMASI



Herkese iyi geceler diliyorum. Ben işlerimi ancak bitirdim. Birazdan yatıcam saat 03,30'da sahur için kalkıcam. Doğru dürüst 3-4 saatlik bir uyku ile işe gideceğim. Allahım sen yardımcı ol yarabbim; iş yerinde uyumayayım. :))


Size yazın tazesinden yaptığım kışın dondurucudakileri kullanarak yaptığım biber dolmasının tarifini vermek istiyorum. Herkesin bildiği bir dolmadır ama farklı şekilde pişirir. Ben sade pişiririm. Sade derken içinde baharat yok, üzüm fıstık yok. Çünkü bizimkiler o şekilde yemiyorlar. Ben bu dolmayı çayla beraber yemeği severim.


MALZEMELER


1 KİLO DOLMALIK BİBER

2 SU BARDAĞI PİRİNÇ

5-6 ADET SOĞAN

2 DİŞ SARIMSAK

3-4 ADET DOMATES

NANE, MAYDANOZ,

TUZ

ZEYTİNYAĞI


YAPILIŞI


Biberlerin tohumlarını ayıklayıp yıkayıp sularının süzülmesi için bir kenarda bekletiyoruz.

Soğanlarımızı doğrayıp (ben elde doğramayı seviyorum dolma için; ronda daha küçük parçalıyor ve dolmaya bol soğanın lezzet verdiğini düşünüyorum) zeytinyağında kavuruyoruz. Kavrulan soğanların içine yıkamış olduğumuz 2 su bardağı pirinci ekleyip kavuruyoruz pirinçler kavrulurken rendelemiş olduğumuz domatesleri ekleyi beraber karştırıp içine 1,5 çay bardağı suyu ilave ederek tencerenin kapağı kapatıp suyunu çekmesini bekliyoruz. Suyunu çeken pirinçleri demlenmesi için biraz bekletiyoruz. Demlenen harcımızın içine tuzu, naneyi, maydanozu ve sarımsağı (ben dolmalara sarımsağı çok yakıştırıyorum)ekleyip karıştırıyoruz.

Biberleri üzerinde 1,5 cm boşluk kalacak şekilde dolduruyoruz. Pişerken pirinçler şişecek.

Tencerey dizip, ağızlarını birer parça domates koyup üzerine biberlerin boyunun yarısı kadar su ekleyip zeytinyağı gezdiriyoruz.Suyu kaynayana kadar harlı, kaynadıktan sonra kısık ateşte biberler yumuşayana kadar pişiriyoruz.


Kendi tenceresinde soğutup servis tabağına alıyoruz.


Yanında buz gibi cacıkla beraber afiyetle yiyiyoruz.



22 Ağustos 2010 Pazar

ZEYTİNYAĞLI PATLICAN


Şu an işlerimi bitirip ancak pc başına oturabildim. İşten geldim hemen sofrayı hazırlayıp iftarı yaptık, Masayı ve bulaşıkları topladıktan sonra ev işine giriştim ve işim daha yeni bitti. Ev halkı uykuya daldı. Ben de sabahleyin çocuklardan bana pc düşmez düşüncesi ile yemeğimi yayınlayıp yatmaya gideceğim.İnanın o kadar yorulmuşum ki. İşten geldiğimden beri hiç oturmadım dersem yalan olmaz. :)) Neyseki yarın pazar pardon artıkl bugün pazar :)) Dinlenirim.

Size geçen akşam yapmış olduğum patlıcan yemeğinin tarifini vermek istiyorum. Patlıcanı sevmeyen yoktur herhade. Ben de tam bir patlıcan sevdalısıyım. Bu tarif biraz doğaçlama biraz da sevgili Hünerli Bayanından esinlenme. Biz sevdik. Yanında makarna ve yoğurt ile beraber çok güzel bir iftar menüsü oldu.

MALZEMELER
5 ADET KEMER PATLICAN
6-7 ADET DOMATES
3 ADET SOĞAN
1 ÇAY BARDAĞI ZEYTİNYAĞI
4-5 DİŞ SARIMSAK
TUZ
1 TATLI KAŞIĞI ŞEKER

YAPILIŞI
Patlıcanları alacağı soyup halka halka dilimleyerek bol tuzlu suda acılığı gitmesi için bekletiyoruz.
Domatesleri rendeliyoruz. Soğanları yarım ay şeklinde doğrayıp tuz ile ovarak biraz bekletip yıkıyoruz..Patlıcanları yıkayıp sularını sıkarak tencerenini dibine bir sıra patlıcan üzerine soğan ve rendelemiş domates şeklinde elimizdeki malzeme bitene kadar tekrarlıyoruz .En üstte domates rendesi olacak. Aralarına sarımsakları koyuyoruz. Üzerine zeytinyağını ve 1 çay bardağı sıcak suyunu, şekeri ve tuzunu katıp kaynayana kadar harlı kaynadıktan sonra kısık ateşte patlıcanlar yumuşayana kadar pişiriyoruz. Kendi tenceresinde soğutup dolaba kaldırıyoruz. Dolapta en az 3-4 saat dinlenmeli. Ben bir gün öncesinden pişirdiğim için lezzeti çok güzeldi.

Deneyecek olanlara şimdiden afiyet olsun.

20 Ağustos 2010 Cuma

YAZ TURŞUSU


Canlarım herkese merhaba.Cumanız mübarek olsun. Bugün Allahım affetsin ama, çok susadım. İşyerinde çeşmenin başından gelmedim dersem yalan olmaz. Elimi,yüzümü,boynumu ve kollarımı yıkadım bütün gün. Akşam eve kendimi zor attım. İş yerinden çıkmadan önce de kızımı aradım. Handenur şişeleri doldur, buzluğa su koy ve meyve suyu veya gazoz al buzluğa koy dedim. Eve gidince hemen mutfağa girip yemeği hazırladım. Ama son dakikalar çok zor geçti :)) Allahım hiç kimseyi açlıkla ve susuzlukla terbiye etmesin. Amin.:))
Size iftar masamdaki yaz turşusunun tarifini vermek istiyorum. Cumartesi günü annem yapmış; orada yedik ama bize yetmedi. Pazar günü ben de yaptım.Blogları gezerken Sevgili Melek de(Meleğin Marifetleri) aynı turşunun tarifini vermiş. Bu da benim tarifim. İftarda buz gibi ve ekşili pek güzel oluyor.
MALZEMELER
5 ADET KEMER PATLICAN
15-20 ADET YEŞİL BİBER
2 KAHVE FİNCANI SİRKE
1 YEMEK KAŞIĞI LİMIN TUZU
5-6 DİŞ SARIMSAK
SU
TUZ

YAPILIŞI

Patlıcanları alacalı soyup bir parmak genişiliğinde doğrayıp onları da dörde bölüyoruz tamamen kopartmıyoruz. Tuzlu suda acılığı gitmesi için bekletiyoruz. Biberleri de doğrayıp çekirdeklerini çıkarıyoruz. Tencereye 2 fincan sirkeyi, 1 yemek kaşığı limon tuzunu, suyu ve tuzu koyup ocağa koyuyoruz. İçine önce patlıcanları atıyoruz. Patlıcanlar biraz yumuşayınca biberleride ekliyoruz ve yumuşayana kadar haşlıyoruz. Çok da fazla haşlamayalım eriyor çünkü. Haşlanan sebzeleri kendi suyunda soğutuyoruz. Diğer tarafta turşuyu koyacağımız kabın içinde 5-6 diş sarımsağı çok az tuz ile ezip malzemelerimizi aktarıyoruz. Üzerine haşladığımız suyu da döküp soğutup dolaba kaldırıyoruz Turşuyu bir gün önceden yapıp ertesi günü yemek daha güzel oluyor. Sirke ve limon tuzu içine işlemiş oluyor.
İftar da yemeklerin yanında buz gibi çok iyi gidiyor. Ben sıcak pidenin içine koyup da yemeyi çok seviyorum.
Yaptığım günden beri sofrada salata veya cacıkdan daha çok tercih ediliyor.
Deniyecek olanlara şimdiden afiyet olsun.




16 Ağustos 2010 Pazartesi

YUVAYA DÖNÜŞ VE İFTAR SOFRAM




Herkese güzel bir hafta diliyorum. Blogumu güncellemeyeli neredeyse 2 aya yakın bir zaman olacak. Ama hayatımızdaki bazı telaşlar bizleri çok sevdiğimiz uğraşları yapmaktan alıkoyar ya; bende de aynen böyle oldu. Ailecek zor günler geçiyoruz. Eşimle beraber canla başla çalışıp ortalığı düzeltmek için uğraşıyoruz. Eşim benden daha güçlü. Ben hemen pes ediyorum. Ama, Allahım çok büyük mutlaka herşeye bir gün düzelecek. Önemli olan sabretmek de bazen ben onu yapamıyorum. Neyse sizinde canınızı daha fazla sıkmayayım.
Dört gözle beklediğimiz 11 ayın sultanı Ramazan-ı Şerif geldi. Hem de 6.günü bile bitti. Ne olacak sayılı gün hemen gelip geçiyor. Herkesin Ramazanları mübarek olsun. Allahım tüm dualarımızı kabul etsin.
Denizli o kadar sıcak ki; klimaların bile faydası olmuyor. Akşamları ailecek evin içinde oda oda geziyoruz. Nerede serin bir yer bulduk orada uyuyup kalıyoruz.
Hafta içi, iftar saatine yakın eve geldiğim için hemen sofrayı kurmak zorunda kalıyoruz. Sadece pazar günleri özenerek sofra hazırlayabiliyorum.
Bu pazar günü eşim iftara davetliydim. Oğlum da babaannesi ile iftar çadırına gitti. (çok merak ediyordu, babaannesi de götürdü .:)))
Bizde kızımla ikimiz başbaşa iftarımızı açtık.
Menümüz pek kabarık değil ama fikir olması açısında yazıyorum.

MENÜMÜZ:
KAŞAR PEYNİRLİ UN ÇORBASI (YA DA YALANCI DOMATES ÇORBASI:)
ŞEHRİYELİ PİLAV
ET SOTE
ZEYTİNYAĞLI BİBER DOLMASI
YAZ TURŞUSU
ÜSTÜ REYHANLI BUZ GİBİ CACIK (SADECE BU BİLE OLSA YETER İNSANA DEĞİL Mİ?)
TATLI OLARAK DA
ŞEFTALİ PELTELİ TAVUK GÖĞSÜ
Tarifi olmayanların tarifleri en kısa sürede eklenecektir.
İnşallah ben de hergüne bir tarif kampanyasına uyabilirim.
Hergün olmasa bile en azından 2 günde bir tarif ekleyeilirsem. Ah ne güzel olur :))



27 Haziran 2010 Pazar

ZEYTİNYAĞLI BEZELYE


Herkese güzel bir akşam diliyorum. Malum yarın iş başı. Bugün evde biraz işlerim vardı onları halletdikten sonra günümüm çoğunu çocuklarımla bereber geçirdim. Hem benim için hem de çocuklar için güzel bir gün oldu. Onların sevdiği şeyleri yaptık. Yarın sabah işe gidecek olan tüm arkadaşlarıma şimdiden güzel bir hafta ve işlerinde kolaylıklar diliyorum.

Sizlere mevsimi olsun olmasın; tazesini veya konservesini sık sık yaptığım zeytinyağlı bezelyenin tarifini vermek istiyorum. Herkesin kendine has bir pişirme şekli vardr. Bu da benim tarifim. Bu sene yaklaşık 10 kilo aldık. Beşer kilo olarak annemle paylaştık. Kış için derin dondurucuya kondu. Allahım ağız tadı ile yemek nasip etsin.
Etliside pek bir lezzetli olur hani. :))

MALZEMELER
1KİLO BEZELYE
3 ADET PATATES 1 ADET HAQVUÇ
1 ADET SOĞAN
1 YEMEK KAŞIĞI DOMATES SALÇASI
1 ÇAY BARDAĞI ZEYTİNYAĞI
TUZ

YAPILIŞI
Bezelyeleri ayıklayıp yıkarak süzgeçe alıp suyunun süzdürüyoruz. Soğanı yemeklik doğrayıp tenceremize yağımızla bereber alıp kavuruyoruz. Soğanlar kavrulurken patatesleri ve havuçları küp küp doğrayıp kavrulan soğanların içine atıp kavurmaya devam ediyoruz. Suyu süzülen bezelyeleri de ekleyip hep beraber 10 dakika kavuruyoruz. Sararan bezelyelerimize salçasını, tuzunu ve suyunu ekleyip pişiriyoruz.


Yanında ben mutlaka pirinç pilavı ve cacık yaparım.


Çocuklarım çok severler.


Herkese afiyet olsun.

23 Haziran 2010 Çarşamba

KABAK ÇEKMESİ



Canlarım herkese merhaba. Denizli de sıcak kendini iyice belli etmeye başladı derken hava birden değişti. Şu an hava kapalı ve akşam üzeri yağmur yağacak gibi. Geçen hafta öyle oldu. Gündüzleri güneşli tam akşam üzeri şakır şakır yağmur. Cumartesi günü saat 16,00'dan sora dolu yağdı. Yaklaşık 2 saat kadar sürdü ama ortalığı sel bastı. Alt geçiti su bastı. Yollar kapandı. Tam bir afatttı.
Sizlere tam bir yaz yemeği olan kapak çekmesi tarifi ile geldim. Kimileri buna kabak kavurması da diyor. Biz kapak çekmesi deriz. Bizim evde sevilerek yenir. Küçükken oğlumu patates diye kandırarak yedirirdim.:))
Resim çok hoş değil ama lezzeti süper. Sakın ha resime aldanmayın canlarım.


MALZEMELER
1 KİLO KABAK
3 ADET DOMATES
1 ADET SOĞAN
1 YEMEK KAŞIĞI RENK BİBERİ
TUZ
YARIM ÇAY BARDAĞI ZEYTİNYAĞI

ÜZERİNE
2-3 ADET YUMURTA

YAPILIŞI
Kabakların kabuklarını soyup yıkadıktan sonra küçük küpler halinde doğruyoruz. Soğanı yemeklik, domatesleri de doğrayıp; tencereye önce kabakları, soğanları ve en üste domatesler gelecek şekilde diziyoruz. Üzerine renk biberimizi ve yağımızı döküp ocağın üstün koyuyoruz.
Hiç su eklemeden kabağın kendi suyu ile pişiyor. Tam ocaktan indireceğimiz zaman yumurtaları çırpıp üzerine döküyoruz ve bereber biraz daha pişirip ocağı kapatıyoruz.
Yanında buz gibi bir cacıkla harika oluyor

Ben genelde kabağı br gün önceden pişiririm. Yumurtalarını ertesi günü ısıtırken kırarım.

İsterseniz yumurtaları çırpmadan yemeğin üzerine bütün kırıp herkese bir yumurta denk gelecek şekilde de servis yapabilirsiniz.
HERKESE AFİYET OLSUN.

17 Haziran 2010 Perşembe

REGAİP KANDİLİ


ÜÇ AYLARINIZ VE KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN.
İNŞALLAH BU GÜZEL GECEYİ EN GÜZEL ŞEKİLDE İDRAK EDEBİLELİM

13 Haziran 2010 Pazar

TUZLU KURABİYE






Canlarım herkese merhaba. Nerdeyse 1 aya yakındır blogumu güncelleyemedim. Ben gene pc'nin azizliğine uğradım. Pc'miz bozuldu. Servise gitti. İş yerinde de her zaman fırsatım olmuyor. Neyse ki dün bilgisayarımıza kavuştuk. İnşallah bundan sonra herhangi bir problem yaşamadan blogumu güncelleyebilirim

Öncelikle yeni blog dizaynım nasıl olmuş ama.? Ne zamandır değişklik yapmak istiyordum. Ama nasıl yapılacağını bilmiyordum. Sağolsun Derya ablam yardımıma koştu. Sayesinde çok sevimli ve hoş bir bloga sahip oldum. Kendisine buradan tekrar teşekkür etmek istiyorum. Ablacım ellerin dert görmesin. Her şey için çok teşekkür ederim.
Sizlere ağızdan dağılan ve kolay kolay bayatlamayan çok lezzetli bir tuzlu kurabiye ile geldim. Gerçekten çok lezzetli. Ben vişne ve çilek suyu ile yemeğe bayılıyorum.
Tarifini internnetten aldım. Hani, msn'yi açtığınızda msn bugün diye bir sayfa açılır. Ben hergün oradaki tariflere bakarım. Bu kurabiyelerde ordan.
MALZEMELER
1 PAKET MARGARİN (ODA SICAKLIĞINDA ERİMİŞ)
1 ÇAY BARDAĞI SIVIYAĞ
1 ADET YUMURTA (SARISI İÇİNE, BEYAZI ÜZERİNE)
1 TATLI KAŞIĞI TUZ
1 TATLI KAŞIĞI ŞEKER
1 PAKET KABARTMA TOZU
2 DAMLA LİMON SUYU
ALDIĞI KADAR UN

ÜZERİNE;
SUSAM

YAPILIŞI:
Margarin, yumurta sarısı, çiçek yağı, tuz ve şekeri bir kapta karıştırıyoruz. İçine unu ve kabartma tozunu ekleyip (üzerine 2 damla limon suyunuda döküyoruz) ele yapışmayan fakat sert olmayacak şekilde yoğurup hamuru 20 dakika dinlendiriyoruz. İstediğmiz şekli verip; önce yumurta akına sonra susama bulayıp önceden ısıtılmış 170 derecelik fırında üzeri kızarana kadar pişiriyoruz. Fırından çıkarınca tepside soğumasını bekliyoruz. Çünkü sıcakken kurabiyeler çok yumuşak oluyor ve hemen dağılıyor. Tecrübe edilmiştir:))
Kapalı bir kutuda bayatlamadan 1 hafta duruyor.
Lezzetli bir kurabiye. Şiddette tavsiye olunur. Deneyecek olanlara şimdiden afiyet olsun.




17 Mayıs 2010 Pazartesi

EN SEVİMLİ BLOG ÖDÜLÜM


Herkese güzel,sağlıklı,neşeli ve bol kazançlı bir hafta diliyorum.
Malum anneler günü geçti.Ben en son anneler gününde annemle neler yaptığımı yazacaktım fakat işlerim yoğunluğundan fırsat bulup yazamadım. Neyse şimdi anlatayım.
Bir problem çıkmadan anneme gittim; anneler gününü kutladım. (bu arada kuzenim bana çok şık bir bluz almış.Buradan kendisine tekrar teşekkür ediyorum.) Ama heves ettiğim gibi bir sofra kuramadık. Annemin aniden habersiz misafirleri geldi. Bizim hesaplar alt üst oldu. Gene de hep beraber güzel bir gün geçirdik.
Sevgili adaşım ve çok sevdiğim kardeşim Ebrucum (ebruliyemektarifleri.blogspot.com) beni En sevimli blog ödülüne layık görmüş. Kendisine çok çok teşekkür ediyorum.

Bu ödülün kuralları:
1.- Bu ödülü 10 tatlı blogera gönderin.
2.-Bu ödülle ilgil bir post yazın, fotoyu ve ödülün gönderini yazın
3.- Ödülünüzü bloga koyun ve ödüllendirdiklerinizi bilgilendirin.

Ben bu ödül için blog ayrımı yapmak istemiyorum. Takip ettiğim tüm bloglar benim için en sevimli blog. Ödülümü beni izleyen bütün arkadaşlarıma armağan ediyorum.

8 Mayıs 2010 Cumartesi

ELMALI, BİSKÜVİLİ MUHALLEBİ


Herkese güzel br hafta sonu diliyorum. Malum yarın anneler günü. Eminin herkes de bir telaş vardır annesi için. Ben de annemin yanına yarın gidicem. Genelde cumartesi günü anneme giderim. Ertesi günü pazar geç vakte kadar otursak da sorun olmaz diye. Ama yarın özel bir gün. Annemle konuştum o birşeyler yapacak ben de birşeyler yapıp götürücem kendimize güzel bir ziyafet çekeceğiz.

Benim bu kadar hevesime inşallah bir terslik bir sorun çıkmaz.

Geçen gün yapmış olduğum elmalı kurabiyelerin iç malzemesi artmıştı. Ne yapsam diye düşünürken aklıma bu tatlı geldi. Hem hafif bir tatlı oldu; hemde çocukların ani tatlı krizlerini bastırdı.

MALZEME
4 SU BARDAĞI SÜT
1 ÇAY BARDAĞI UN
2 TATLI KAŞIĞI NİŞASTA
1 ADET YUMURTA
2 ÇAY BARDAĞI ŞEKER
1 PAKET VANİLYA
1 TATLI KAŞIĞI KADAR TEREYAĞI
1,5 PAKET BİSKÜVİ (PİKNİK BİSKÜVİ KULLANDIM)
1 KASE ELMALI HARÇ

YAPILIŞI
Süt, şeker, un, nişasta ve yumurtayı tencerede karıştırıp ocağa alıyoruz. Muhallebimiz kaynayıp göz göz oluncaya kadar pişiriyoruz. Kaynamaya başladıktan sonra bir taşım daha kaynatıp ocaktan alıyoruz. İçine vanilyayı ve tereyağını ekleyip mikserle özleşene kadar çırpıyoruz. Çırptığımız muhallebinin yarısını borcama döküyoruz. 1 sıra bisküvi dizip üzerien elmalı harcımızı koyup en üste de artan muhallebimizi döküp oda sıcaklığına kadar dışarı da bekletip buzdolabına kaldırıyoruz. Soğuyan tatlımızı dilimleyerek servis yapıyoruz.

Ben tarçın ve hindistan cevizi ile süsledim. Siz dilediğiniz gibi süsleyebilrsin. Sütlü tatlılarda tarçını çok seviyorum. Deneyecek olanlara şimdiden afiyet olsun.

3 Mayıs 2010 Pazartesi

ELMALI KURABİYE


Herkese güzel ve sağlıklı bir hafta diliyorum. Bugün Denizli de güneşli, güzel bir hava var.
Bugün size pazar günü kızımın yoğun istekleri sonucu yaptığım elmalı kurabiyenin tarifini vermek istiyorum.
Hepimizin mutlaka bir elmalı kurabiye tarifi vardır. Ben hatırlıyorum da annemin gün toplantılarında mutlaka elmalı kurabiye olurdu.
İlk önce yapmaya üşendim sonra da kızımı kıramadım ve yaptım. Çok lezzetli olmuştu. Yedikten sonra iyi ki yapmışım bile dedim. :))


MALZEME

1/2 PAKET MARGARİN

1 ÇAY BARDAĞI SIVIYAĞ

1 ÇAY BARDAĞI YOĞURT

1 ÇAY KAŞIĞI KARBONAT

ALDIĞI KADAR UN



İÇ MALZEMESİ
4 ADET ELMA
4 YEMEK KAŞIĞI ŞEKER
TARÇIN
FINDIK VEYA CEVİZ KIRIĞI

ÜSTÜ İÇİN

PUDRA ŞEKERİ

YAPILIŞI:
Hamuru yoğurmadan önce içini hazırlıyoruz. Soğuması için. 4adet elmayı rendeleyip 4 kaşık şeker ile suyunu çekinceye kadar pişiriyoruz.Pişen harcı ocaktak alıp soğuyunca içine 1 kaşık tarçın ve fındık veya vceviz kırığı koyup karıştırıyoruz.
Hamuru için: Margarin, sıvıyağ ve yoğurdu karıştırıyoruz. İçine un ve karbonatı katıp ele yapışmayan yumuşak bir hamur yoğuruyoruz.
Hamurdan cevizde büyük parça alıp içine iç malzeme koyup poğaça gibi kapatıyoruz.
Tepsiye dizip üzeri kızarana kadar pişiriyoruz.
Piştikten sonra ılıkken servis tabağına alıp üzerine pudra şekeri serpip afiyetle yiyiyoruz.

20 Nisan 2010 Salı

FIRINDA MAKARNA




Bugün günlerden salı. Salı sallanır derler ama benim için hiç sallanmadı. İşlerimden dolayı günün nasıl geçtiğini anlamadım bile. :))
Size pazar günü yapmış olduğum fırında makarnanın tarifini vermek istiyorum. Ne zamandır yapmak istiyordum ama araya başka şeyler girince kaldı. Pazar günü kızımda illaki yapalım deyince yaptık ve iyi ki yapmşız dedik; özlemişiz fırın makarnayı.


MALZEMELER
1 PAKET MAKARNA
2 KAŞIK SIVI YAĞ
1 SU BARDAĞI SÜT
1ÇAY BARDAĞINDAN 1 PARMAK EKSİK SIVI YAĞ
1 SU BARDAĞI KAŞAR PEYNİR RENDESİ
2 YUMURTA
1 KAŞIK SIVI YAĞ
TUZ
ÜSTÜNE
1 SU BARDAĞI KAŞAR PEYNİR RENDESİ
YAPILIŞI
Makarnaları bol su ile haşlayıp süzüyoruz. Süzdükten sonra yapışmaması içine bir kaşık yağ koyup karıştırıyoruz. Ayrı bir kabın içinde süt,yumurta, sıvıyağ ve kaşar peyniri katıp karıştırıyoruz.Hazırlamış olduğumuz bu harcı makarna ile harmanlayıp hafif yağlanmış tepsiye döküp üzerine 1 bardak kaşar peynirr rendesi döküp peynir eriyip üzeri kızarana kadar fırında pişiriyoruz.
Şimdiden herkese afiyet olsun.

15 Nisan 2010 Perşembe

PATLICAN KISTIRMA


Herkese merhaba canlarım. Bahar havası ne kadar güzel değil mi? Ağaçlar çiçeklendi, güneş pırıl pırıl. Seviyorum ben bu havaları ya.
Size kıstırma yemeğinin tarifini vermek istiyorum.
Yazın patlıcanların ve domateslerin bol olduğu zamanlar da yapınca tadına doyulmaz. Yanında mutlaka bizim evde pilav ve cacık olur. Aslında en güzeli parça et veya kıyma ile olanıdır. Ama ben sadece zeytinyağlı domates sos ile yapıyorum; o da çok lezzetli oluyor.

MALZEMELER
1 KİLO PATLICAN
2 ADET BÜYÜK KURU SOĞAN
4-5 ADET DOMATES ( BEN YAZDAN YAPMIŞ OLDUĞUM DOMATES SOSU KULLANDIM
1 YEMEK KAŞIĞI KIRMIZI RENK BİBERİ (BİZ AŞIRENGİ DERİZ)
2 PARÇA LİMONTUZU
3-4 DİŞ SARIMSAK

YAPILIŞI
Patlıcanları alacalı soyup 3 parmak genişliğinde keselim. Kesdiğimiz patalıcanları koparmadan 4 parçaya bölelim ve acı suları çıkması için tuzlu suda bekletelim. Bu arada sosumuzu hazırlayalım. Soğanları yemeklik doğrayıp, domateslerin de kabukları soyup küçük küçük doğrayalım. Sıvı yağımızı tencereye alıp soğanları rengi pembeleşene kadar kavuralım. Kavrulan soğanların içine domateslerimizi ve limon tuzunu atıp pişirelim. Pişen domateslere renk biberini ve tuzu ekleyip karıştırıp ocağı kapatalım.
Suyun içindeki patlıcanları yıkayıp sularını sıkalım. Dilimlenmiş patlıcanların arasına sosumuzdan koyup tencereye dizelim. Üzerine sarımsaklarıda dizip sıcak su dökerek pişirelim.
Dilimlenmiş patlıcan arasına sos konduğu için de adına kıstırma denir.
Yaz için lezzetli bir yemek oluyor. Biz çok seviyoruız.
Deneyecek olanlara afiyet olsun.

6 Nisan 2010 Salı

FIRINDA KREMALI VE TAVUKLU PATATES


Canlarım herkese merhaba. Bahar havası kendini iyiden iyiye hissettiriyor artık. Ağaçlar yeşerdi, dallar çiçeklendi. Hatta işyerimizin önündeki bahçede sümbülümüz bile açtı. Bu hava da insanın içi pek bir hoş oluyor değil mi? :))
Size cumartesi akşamı annem ve kuzenim için yapmış olduğum patatesin tarifini vermek istiyorum.

MALZEME
6-7 ADET PATATES
2 KUTU KREMA
1 ADET TAVUK BUDU
1 SU BARDAĞI KAŞAR PEYNİRİ RENDESİ
1 SU BARDAĞI SÜT

YAPILIŞI
Patatesleri halka halka doğrayıp üzerine geçecek kadar su ve süt ile haşlıyoruz. Yanlız çok haşlamıyoruz hafif diri kalacak.Tavuk budunu da haşlıyoruz.(Daha sonra bu tavuk suyu ile güzel bir çorba tarifi vericem size) Haşlanan patatesleri bocama alıyoruz. Üzerine haşlanmış ve didilmiş tavuğumuzu koyup üzerine 2 paket kremayı boşaltıyoruz. Fırında 15 dakika pişiriyoruz. Pişen patateslerin üzerine kaşar peyniri döküp peynir eriyene kadar bekleyip fırında çıkarıyoruz. Et ve tavuk yemeklerinin yanına çok yakışıyor.
Hatta oğlum krema sosuna anne bana yoğurdunda ver diyerek yedi.
Deneyecek olan herkese şimdiden afiyet olsun.

5 Nisan 2010 Pazartesi

HEDİYELERİM


Bir tatil gününü daha bitirip haraketli ve yoğun bir haftaya başladık. Herkese iyi, sağlıklı ve mutlu bir hafta diliyorum. Bugün Denizli de güneşli, güzel ve ılık bir hava var. Canım şu an dışarıya çıkıp gezmek istiyor ama nerdeee :)
Mesainin bitmesine az kaldı. Böyle güzel havalar da eve giderken her zaman indiğim duraktan önceki durakta inip eve yüreyerek giderim. Hem biraz hava almış olurum hem de gözüm günlüm açılmış olur.
Neyse lafı fazla uzattım. Ben asıl konuma geleyim.
Geçen hafta içinde kargo arabası iş yerimin önünde durdu. Kargocu içeri girdi. Ben de iş yerine bir paket geldi diye bekliyorum. Benim adımı söyleyince çok şaşırdım; çünkü hiç kimseden bir şey beklemiyorum. Kargomu teslim aldım hemen üzerindeki isme baktım. Hem çok şaşırdım hem de çok sevindim. Paket Sevgili Derya Ablamdan geliyordu. Paketi açtım içindekileri görünce hele ki kendi yüreğinin güzelliğini satırlara yansıtmış olduğu notunu okuyunca mutluluktan ve sevinçten ne yapacağımı bilemedim. Hatta notu okurken ben kendi kendime konuşuyormuşum. İş yerindekiler de beni karşıdan seyredip gülüyorlarmış tabii ki ben bunun farkında değilim. Hemen telefona sarılıp Derya Ablamı aradım ve teşekkür ettim. Buradan da bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Derya Ablacım sana çok çok teşekkür ederim. Dediğin gibi tanışalı çok kısa bir zaman olmasına rağmen birbirimizle çabucak kaynaştık. İyiki varsın ablasım ve iyi ki seni tanımışım. En önemlisi de paketin öyle bir zamanda geldi ki moralim bozuk ve canım çok sıkkındı. Gelen paket benim sevinmeme ve mutlu olmama sebep oldu. Ben o gün çok mutlu oldum Allahım seni de hep mutlu ve huzurlu etsin.

2 Nisan 2010 Cuma

YUMURTALI PAZI KAVURMASI


Canlarım hepinize merhaba. Yarın cumartesi herkese güzel bir hafta sonu diliyorum.
Size yumurtalı pazı kavurması tarifini vermek istiyorum. Fakat tarifime geçmeden önce pazı ile nasıl tanıştığımı anlatmak istiyorum. Belki diyeceksiniz alt tarafı pazı bununda tanışması olurmu diye. Ama bu kış benim için yeni tanışma oldu sanki.
Ben pazıyı sadece börek içi malzemesi olarak bilirdim. Her zaman da alıp kullanmazdım. Pazar da görüp aklıma gelirse alırdım. Kış başında pazarda tazecik pazılarını görünce bir bağ aldım. Herkesden duymuştum pazıdan yemek yapıldığını aynı ıspanak gibi oluyor demişlerdi.
Ben de almış olduğum bir bağ pazının kavurmasını yaptım. Bir bağ pazıdan az bir kavurma çıktı ama biz üç kişi (eşim,kızım ve ben) azar azar yedik ve bize o kadar lezzetli geldi ki artık ben her hafta pazardan pazı almaya başladım. Hem de 2-3 bağ birden. Bu pazar günü pazardan yeni den pazı aldım ve taze taze hemen pişirdim.

MALZEMELER
2 BAĞ PAZI
1 ADET KURU SOĞAN
2 YEMEK KAŞIĞI SIVI YAĞ
TUZ
3 YUMURTA

YAPILIŞI
Pazıları ayıklayıp güzelce yıkayarak biraz haşladım. Haşlanmış pazıları süzülmesi için süzgeçe aldım. Bir tavanın içine yağı koyup kızdırdım ve içine yemeklik olarak doğramış olduğum soğanları ilave edip pempeleşene kadar kavurdum. Kavrulan soğanların içine suları süzülüp doğramış olduğum pazıları ve tuzunu ekleyip kavurdum. Ocaktan indirmeye yakın çırpmış olduğum yumurtaları döküp kapağı kapatıp, kısık ateşte pişirdim.
Ben sarımsaklı yoğurt ile servis yaptım.
Herkese afiyet olsun.
Bizim evde sevilerek yeniyor.



21 Mart 2010 Pazar

BAHARATLI YUMURTA VV PATESLİ OMLET

PATETESLİ OMLET
BAHARATLI YUMURTA


Herkese güzel ve güneşli bir Denizli sabahından günaydın. Sabah saat 07,45 gibi kalktım. Kızıma kahvaltı hazırladım. Onu dersaneye gönderdim. Biraz evimi toparladım. Şu an eşim ve oğlum uyuyor. İşlere dalmadan tariflerimi vereyim istedim. Birazdan bütün evlerde pazar kahvaltısı telaşı başlar. Kahvaltıya ne yapayım diye düşünen arkadaşlarıma fikir olması açısında benim devamlı yaptığım ve evdekilerin de severek yediği baharatlı yumurta ve patatesli omlet tarifini vermek istiyorum. Bilinen bir tarif ama benim de arşivimde bulunsun değil mi ama. :))

BAHARATLI YUMURTA
(Ölçü vermeyorum kişi sayısına ve damak zevkinize göre kendiniz ayaralayabilirsiniz)

YUMURTA
SIVIYAĞ
KEKİK
NANE
KİMYO
ACI PUL BİBER
TUZ

YAPILIŞI
Yumurtalar katı olacak şeilde haşlanır. Kayık bir tabağa doğranır. Üzerine yağ,tuz ve baharatlar eklenerek yumurtaları bozmadan karıştırıp servis yapılır.



PATATESLİ OMLET

3 ADET PATATES
4 YUMURTA
2 KAŞIK UN
2 KAŞIK SÜT
1 KAŞIK SIVI YAĞ
TUZ
NANE
KEKİK

YAPILIŞI

Patatesler rendelenir. Fazla suları sıkılır. İçine yumurtalar, un, yağ, süt, tuz, nane, kekik, nane karıştırılır.
Hafif yağlanmış tavaya dökülüp önlü arkalı kızartılarak servis yapılır.

Bu iki tarif bizim evde sevilerek yeniyror. Yapacak arkadaşlarıma şimdiden afiyet olsun. Be kaçıyorum artık. Sular az gibi kesilmeden işlerimi halledeyim.


19 Mart 2010 Cuma

HEDİYELERİM VE İRMİKLİ TATLI



Oğlum da annem hemen kesse de yesem diye bekliyor :))HEDİYELERİM


Herkese merhaba. Bugün Denizli de çok güzel bir hava var. 2-3 gündür güneşli ama soğuktu fakat bugün soğukta yok ve güneş çok güzel. Canım şu an dışarı da gezmek istiyor ama çok zor. :(( Yarın cumartesi hafta sonu. Ben cumartesi günleri tam gün çalışıyorum. Fakat gene de cumartesileri seviyorum. Herhalde pazar günü geldi mutluluğu var. Bilemiyorum artık. :))
Neyse şimdiden hepinize güzel bir hafta sonu diliyorum. Yarın çalışmayan arkadaşlarım lütfen benim için de gezin. :)) Benim de hediyelerim geldi. Fotoğraf makinamın azizliğine uğradım; bu yüzden de yayınlamam geç oldu. Sevgili MEHTAP'a (değişik tatlar blogunun sahibi) güzel hediyeleri için çok teşekkür ederim.
Size evdeki fazla sütleri değerlendirmek için yapmış olduğum irmik tatlımın tarifini vermek istiyorum.


MALZEME
1 LT SÜT
10 KAŞIK İRMİK
12 KAŞIK ŞEKER
1 PAKET VANİLYA
YAPILIŞI

Süt, irmik, şeker hepsi bir tencere de karıştırılıp ocağa alınır. Ocak üstünde koyulaşana kadar pişirilir. Ocaktan indirilince içine 1 paket vanilya ilave edilip karıştırılarak tepsiye dökülür. Oda ısısına gelince dolaba kaldırılır. Ben kalıba döktüm. Görüntü güzel olsun diye ve dilimlerin üzerine kakao dökerek yedim. Siz nasıl ikram etmek isterseniz öyle süsleyebilirsiniz.








15 Mart 2010 Pazartesi

2.BÜYÜK ÖDÜLÜM

Haftanın ilk günü. Hepinize güzel bir hafta diliyorum.
Blog alemindeki 2.ödülüm sevgili adaşım EBRU'DAN ebruliyemektarifleri.blogspot.com'dan geldi. Kendisine çok teşekkür ediyorum.
bu ödülün belli şartları var.
-sizi ödüllendirene teşekkür edin
-size ödülü gönderenin linkini yayınlayın
-ödülün logosunu yayınlayın
-7 yaratıcı bloggerı ödüllendirin.
-bu 7 bloggerın linklerini yayınlayın
-ödüllendirdiklerinizi haberdar edin.
-kendiniz hakkında 7 ilginç şey yazın.

can arkadaşım yelda yldoz.blogspot.com
papatyam papatya.kizkulesinet
sibel sibelinkahvesi.blogspot.com
aslı aslininmutfagi.blogspot.com
aybike turklokumu.blogspot.com
saliha binbircesni.blogspot.com
bengisu-abihayat.blogspot.com
(arkadaşlar 1 yıldır blog alemindeyim ama hala nasıl link ekleneceğini blemediğim için böyle yazdım :)) )
Benim öyle ilginç olabilecek şeylerim pek yoktur.
-bir şeyi elde edene kadar söylenir dururum.
-kızıma söylediğim veya sorduğum şeyleri 3-4 kez söylerim. bazen kızım anne saydım tam 5 kez söyledin diye güler.
-evde temizlik yaptığım zaman özellikle banyo ve tuvalet yıkadığımda kimseyi sokmak istemem.
pek ilginç şeyler değil ama aklıma gelenler bunlardı.

13 Mart 2010 Cumartesi

KİNGTEN YENİ BİR YARIŞMA


Arkadaşlar King dünyası yeni bir yarışma daha düzenlemiş. Bu seferki yarışma bir hafta süre ile.
11-18 MART tarihleri arasında yapılacak. Hediyesi ise önceki yarışmada vermiş olduğu THUNDERBİRD Saç Kurutma makinası.
Kısaca yapmamız gerekenler.
1-.http//kingdunyasi.blogspot.com adresinde yer alan blogumuza üye olmak.
2.- Blog sayfanızda kampanyayı duyurmak.
3.- http://www.king.com.tr/ yer alan King Ladies Club'a üye olmak.
4.- Üye olduktan sonra Ad, Soyad, Yaş, Meslek,Medeni Durum ve GSM bilgilerinizi tam olarak kingdunyasi@gmail.com adresine yollamak.
Hadi kızlar işbaşına. Bakalım şans bu defa kime gülecek.

5 Mart 2010 Cuma

DOMATES ÇORBASI


Canlarım iyi akşamlar. Herkese güzel, neşeli ve sağlık bir hafta diliyorum. Bahar havası bizim aileyi fena çarptı. Önce oğlum hastalandı şimdi de ben. Bütün vucudum ağrıyor. İlaçlarla ayakta duruyorum.Sadece bir gün tatilim olduğu içinde bütün işler pazar gününe kalıyor. Ben hafta sonu da pek dinlemiyorum. Ne olacak benim halim böyle? :)) Neyse Allahım daha beterlerden korusun.
Bu arada hepimizin Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun canlarım.
Pazar günü kanatların yanına yapmış olduğum un çorbası veya domates çorbası tarifini vericem.
Oğlum bebekken devamlı yaptığım bir çorbaydı. İçine süt, patates veya havuç gibi sebzeler katarak oğluma vitaminli bir çorba haline getirirdim.
Annem tavuklu ve bol acılı kurubiber ile pişirir. O zaman içme de yanın da yat olur. Rahmetli babam acılı acılı bu çorbayı pek severdi. Nur içinde yatsın.

MALZEMELER
2 YEMEK KAŞIĞI UN
1 YEMEK KAŞIĞI TEREYAĞI
2 YEMEK KAŞIĞI ZEYTİNYAĞI
1 YEMEK KAŞIĞI DOMATES SALÇASI
1 YEMEK KAŞIĞI BİBER SALÇASI
1 ADET BULYON
SICAK SU

YAPILIŞI:
Tereyağını ve sıvı yağı tencereye alıp kızdırıyoruz. İçine 2 kaşık unumuzu katıp unun kokusu çıkana kadar kavuruyoruz. Kavrulmuş olan unu içine biber ve domates salçalarımızı da ekleyip biraz daha kavurup sıcak suyu katıyoruz. Bu aşamada bir yandan suyu katıp bir yandan da karıştırmalıyız ki unun topaklanmasını önlemiş olmalılım. İçine bulyonumuzu (ben et veya tavuk haşladığım zaman sularını buz kalıplarına doldurup donduruyorum. Donmuş olan küpleri çıkarıp buzdolabı poşetlerini koyuyorum. İhtiyacım olduğu zamanlar birer küp kullanımıyorum.)katıp devamlı karıştırarak kaynamasını bekliyoruz. Kaynayan çorbamızın kıvamını ayarlayıp biraz daha kaynattıktan sonra servis yapabiliriz.
İçine rendelenmiş kaşar peyniri veya kızarmış ekmek küpleri ile servis yapabiliriz.
Hastayken ne güzel de gider şimdi bir tas sıcak çorba. Ama şu an hiç yapacak halim yok. :))
Ben kaçıyorum arkadaşlar kızım başımda ödev yapacağım diye bekliyor.



3 Mart 2010 Çarşamba

BAHARATLI PATATES VE KANAT


Canlarım herkese merhaba. Denizli'de bugün hava çok güzel. Hafif bir esinti var ama çok soğuk değil. Baharın gelmesi ile birlikte beni de bir mutluluk sardı. İçim kıpır kıpır. Ara ara karamsarlığa kapılsamda gene de mutluyum.
Sizlere hemen yemeğimin tarifini verip kaçıyorum. Malum bugün çarşamba ve televizyonda da Yaprak Dökümü var. Bu diziyi çok seviyorum. Bir kaç sevdiğim dizi dışında pek televizyon izlemem ama yaprak dökümü zamanında da işlerimi reklam aralarında halletmeye çalışıyorum. :)) Hatta reklam bittiği zaman oğlum içeriden bağırır anne koş başladı diye.
Neyse lafı çok uzattım.,
Pazar günleri bizim için özel günlerdir. Tüm aile evde. Genelde evdekilerin istediği şeyler yapılır. Mutlaka çayın yanında kek,börek veya kurabiye. Akşama da güzel bir yemek.
Fırında kanat ve baharatlı patates de bunlardan biri.
Herkesin bildiği bir tarif. Ama ben arşivimde bulunması için yazıyorum.
Ölçüleri herkes kendi damak zevkine göre azaltıp çoğaltabilir.


BAHARATLI KANAT

MALZEMELER
1 PAKET ŞEKER PİLİÇ KANAT
1 YEMEK KAŞIĞI TOZ KIRMIZI BİBER
1 TATLI KAŞIĞI KARABİBER
1 TATLI KAŞIĞI TUZ
2 YEMEK KAŞIĞI SIVI YAĞ
TAVUK HARCI (PAKETİN İÇİNDE BİRAZ KALMIŞ BENDE KULLANDIM)

YAPILIŞI:
Kanatları yıkadıktan sonra bir kaba alalım. İçine tuz,kırmızı biber, karabiber, tavuk harcını ve yağı katıp karıştıralım. Bu şekilde en az 1 saat beklemeli ki içine işlesin. Bekleyen kanatlarımızı unlanmış fırın poşetine koyup yaklaşık 1 saat kadar pişirelim. Benim fırında 1 saate yakın pişti.


BAHARATLI PATATES.
4-5 adet patatesi elma dilimi şeklinde kesip tavuk terbiyesinde kullandığım malzemelerle beraber harmanlayıp 1 saat kadar beklettim. Unlanmış fırın poşetine koyup ağzını kapatıp kanatlarla beraber pişirdim.
Çok lezzetli oldular. Bizimkiler severek yediler.
Ben yanında şehriyeli pilav ve domates çorbası ile servis yaptım.
Onların tarifi daha sonra
Şimdilik benden bu kadar ben dizime kaldığım yerden devam ediyorum. Hepinize kucak dolusu sevgilerimi gönderiyorum.


25 Şubat 2010 Perşembe

HAYIRLI KANDİLLER

Bu gece mübarek Mevlid Kandili. Peygamber Efendimizin doğum günü.Bu gece bol bol namazlarımızı kılıp; Yüce Allah'a dua edelim.

Herkesin Kandili Mübarek olsun

KİNG'TEN HEDİYE

Herkese merhaba, öncelikle başsağlığı için beni arayan ve yorum bırakan tüm arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Babamsız bir hayat çok zor ama takdiri ilahi bu. Alışmak zorundayız. Öleli tam 1 ay oldu.Allahım mekanını cennet eylesin. AMİN.
Canlarım bugün size bir duyurum var. Ben de diğer blogcu arkadaşlardan duydum.
Evimizde severek kullandığımız bir marka olan KİNG blog takipçilerine hediyeler veriyor. Yapmanız gerekenler blogu izlemeye almanız ve kendi blogunuzda yarışmayı duyurmanız.
Yapılması gerekenler:
1.- http://kingdunyasi.blogspot.com/ adresinde yer alan blogumuza üye olmak.
2.-Blog sayfanızda kampanyamızı duyurmak.
3.- http://www.kin.com.tr/ yer alan King Ladies Club'a üye olmak.
4.- Üye olduktan sonra Ad,Soyad,Adres,Yaş,Meslek,Medeni Durun ve GSM bilgilerinizi tam olarak doldurup kingdunyasi@gmail.com adresine yollamak.
Hepsi bu kadar hadi kızlar hemen gerekenleri yapıp çekilişe katılalım.Herkese bol şanslar.

9 Şubat 2010 Salı

CANIM BABAM VE KIYMALI MAKARNA


Herkese güzel ve iyi bir hafta diliyorum. Evet blogumu neredeyse 3 haftadır güncelleyemedim. Amabu sefer gerçekten çok çok haklı bir sebebim var. 23 ocak 2010 cumartesi günü biricik babaamı kaybettik. Bizim için gerçekten büyük bir şok oldu. İnsan duygularını anlatacak kelime bulamıyor. Şaka gibi geliyor. Sanki annemlere gittiğimde kapıda beni babam karşılayacakmış gibi geliyor; ama malesef ben geldim diye kapıya çıkan olmuyor.
Arkadaşlar hayat o kadar kısa ki insan bir dakika sonrasını göremiyor. Babamla akşam yemeğimizi yedik; kahvelerimizi içtik, çayımızı içerken birinci bardak çayını içdi ikinci bardak çayını içemeden öldü. Hiç bir şey yapamamak insanı kahrediyor. 112 acil servis geldi, kalp masajı yapıldı ama babamı geri getiremediler.
İnsan bir yakının ölümüne çok üzülüyor ama kendinden birisi oldu mu duygularını ifade edemiyor. Derler ya ateş düştüğü yeri yakar diye evet öyle oluyor.
Sizin de akşam akşam canınızı sıktım ama burası benim hem sevinçlerimi hem de acılarımı ve hüzünlerimi paylaştığım günlüğüm.

Bunun üzerine kıymalı makarna iyi gider değil mi?

Pazar günü yapmıştım. Daha önce de söylemiştim. Bizim evde mutlaka her akşam sulu yemeğin yanında makarna veya pilav olur diye. Her zaman sade makarna yemekten sıkıldığımız zamanlar kıymalı makarna iyi bir alternatif oluyor, çocuklarda çok seviyor.

Herkesin bildiği bir tarif ama kızım için tarifini yazıyorum.
Bu blogumun ileri de kızımın tarif defteri olmasını istiyorum.

1 paket makarnayı tuzlu suda haşladım. Makarna haşlanırken bir tane soğanı yemekli doğrayıp yağ ile kavurdum içine 250-300 gram kadar kıymayı da ekleyip birlikte kavurdum. Tuzunu ve baharatlarını katıp bir çay bardağı kadar sıcak su ekleyip kıyma suyunu çekene kadar pişirdim. Servis tabağına süzülmüş makarnayı alıp üzerine kıymalı sosu döküp servis yaptım. Biz sarımsaklı yoğurt ile yedik. Yalancı mantı niyetine :))
Neye niyetle yersen o olur değil mi?

19 Ocak 2010 Salı

GÜN IŞIĞI ÖDÜLÜM VE HAVUÇLU, KREMALI KEK




Herkese güzel bir hafta diliyorum. Zaman ne kadar çabuk geçiyor değil mi? İnanır mısınız ben hızına yetişemiyorum. Hatta keşke günler 48 saat olsa bile dediğim zamanlar oluyor. İşyerinde de yıl sonu ve yıl başı yoğunlu pek başımı kaşıyacak vaktim olmadı bu aralar. Eve gelince yemek, ev işleri, çocuklar derken kendime ayıracak vaktim kalmadım. Geçen akşam kendi kendime söylendim. Şöyle iki ayağımı uzatıp, dinlenemiyorum diye. Eşimde aklınca beni teselli ediyor. Hiç meraklanma hanım o günlerde gelecek diye. İnşallah bekliyoruz artık o günleri:))
Arkadaşlar bana da ödülü vermişler. Gün ışığı ödülü. Görünce günüm aydınlandı ama benim yayınlamam biraz geç oldu. Bir de resmi yayınlamayı beceremedim.:)) Arkadaşımdan çok özür diliyorum. Çok mutlu oldum. Çünkü 1 yıldır ilk defa ben de bir ödül aldım. Ödülü bana layık görende; gerçekten uzun yıllardır dostluğumuz devam ortaokul arkadaşım Yelda. Beni blog açmaya ilk teşvik edende Yelda dır.Kendisininde bir hobi blogu var. Çok hoş ve güzel şeyler yapıyor ve pasajında satıyor. Ziyaret etmek isterseniz. Yeldacım ödülün için çok teşekkür ederim. Allahım bu güzel dostluğumuzu ve arkadaşlığımız bozmasın. Ben de bu ödülü beni düşünüp, ziyaret eden, benim de burada olduğumu hatırlayan tüm arkadaşlarıma armağan ediyorum.
Gelelim havuçlu keke. Biz sadece pazar günleri tüm aile bir arada olabiliyoruz.
Bu yüzden de mutlaka ya kahvaltı için bir şeyler yaparım ya da çayın yanına.
Bu kekte bize çayımızın yanında eşlik etti. Lezzetli, yumuşacık bir kek oldu.

MALZEMELER
3 YUMURTA
1,5 SU BARDAĞI ŞEKER
1/2 SU BARDAĞI SIVIYAĞ
1 SU BARDAĞI SÜT
2 PAKET KABARTMA TOZU
1 PAKET VANİLYA
3 ADET HAVUÇ (rendelenmiş)
2,5 SU BARDAĞI UN.
1 SU BARDAĞI CEVİZ İÇİ
ÜZERİNE
1 PAKET DOLGU KREMASI
2,5 SU BARDAĞI SÜT
YAPILIŞI
Yumurta ve şekeri beyazlaşana kadar çırpıyoruz. İçine sıvıyağ ve sütü katıp tekrar çırpıyoruz. Un, kabartma tozu ve vanilyayı beraber eliyoruz. Rendelemiş olduğumuz havuçları katıp kaşıkla karıştırdıktan sonra kuru malzemeleri ekleyip karıştırarak yağlanmış borcama döküyoruz. Önceden ısıtılmış 180*'lik fırında kürdan testi temiz çıkana kadar pişiriyoruz.
Fırında çıkardığımız keki soğuması için bir kenarda bekletiyoruz.
Üzeri için ben hazır dolgu kreması kullandım.
2,5 çay bardağı sütle çırpıp kekin üzerine sürdüm. İsterseniz kendinizde krema hazırlayabilirsiniz.
Kızım üzerine kakao dökerek yedi Öyle de lezzetli olduç
Tüm pastalarda olduğu gibi ertesi günü tadı daha güzel oluyor.
Şimdiden herkese afiyet olsun.

5 Ocak 2010 Salı

GÖVEÇ


Herkese iyi akşamlar
Koskoca bir yılı daha geri de bıraktık. Yeni bir yıl, yeni umutlar. Gecikmişte olsa yeni yılınız kutlu olsun.Cenabı Allahtan sağlıklı,mutlu ve huzurlu bir yıl geçirmenizi dilerim.
Bizim için (çekirdek ailemizden bahsediyorum) 2008 yılı ortası ve 2009 yılı çok zorlu geçti.Hala da zorluklar çekiyoruz. Ama bu sıkıntıların mutlaka geçeceğine inanıyorum. Bazen umutlarım tükeniyor. küçük bir kıvılcım görüdüğümde de umutlarım yeniden yeşeriyor. Bakalım 2010 bize neler getirecek.
Neyse gene karamsarlığım üzerimde.
Bu yemeği yılbaşı akşamı yapmışdım. Gerçekten lezzetli bir yemek oldu.
Çok basit herkesin bildiği tariftir.
Ben ölçü vermiycem çünkü eti bayramda parçalar ayırıp buzluğa kaldırmıştım.
Yaklaşık 500 veya 750 gram kadardı.
Etleri yıkayıp suyunu süzdürdükten sonra karabiber ve tuz ile terbiye edip tencerenin dibine koydum. Üzerine halk şeklinde doğranmış patates, halka şeklinde doğranmış domatesleri sırası ile koyup 2 tane de biber doğradım. 2kaşık salçayı sıcak suda inceltip etlerin üzerine döküp çok az da sıvı yağ gezdirten sonra 1 çay bardağı sıcak su koyup tencerenin ağzını alüminyum folyo ile kapatıp ortası delikli kek kalıbını da üzerine koyup en kısık ateşte yaklaşık 1,5-2 saaate kadar pişirdim. Kebap gibi pişti ve çok lezzetli bir göveç oldu.