14 Aralık 2009 Pazartesi

ZENCEFİLLİ VE TARÇINLI KEK

ZENCEFİLLİ VE TARÇINLI KEKİMİZ
KIZLARIM İÇİN YAPTIKLARIM


SİNAGİL UNLARINDAN GELEN HEDİYELERİM

BEN GELDİM
Herkese güzel,mutlu, neşeli ve sağlıklı bir hafta diliyorum.
Gidişim suskun oldu ama dönüşümde aynı şekilde suskun oldu.:)
Evet neredeyse 2 aydır blogumu güncelleyemedim. Hergün aklımda bloga bir şeyler eklemek vardı ama bir türlü fırsatım olmadı.
Bu 2 ayda neler yaptım derseniz.
Asıl problemimiz pc'di. Pc'miz artık beni değiştir diyor herhalde ama azimle onu servise götürüp bakıma sokup eski haline getirtiyorum. Bakalım hangimiz galip gelecek.:))
Bir diğer problemde sağlık sorunlarım.Devamlı başım dönüyor va ağzımda yaralar hiç geçmiyor. Hatta bazen öyle oluyordu ki yerimden kalktığım ilk dakikalAr dengemi sağlayamıyordum. En sonunda doktora gittim. Sebep kansızlıkmış. Kanım çok düşükmüş. Baş dönmesi ve ağız yarası ondan oluyormuş. Bir de ağız yarasının bir sebebi de stres. Malesef ben herşeyi kafasına takan bir tipimdir. Aslında hiç bir şeyi kafaya takmamak lazım diyorum kendi kendime ama hiç bir zamanda uygulamıyorum; ve her şey olacağına varıyor. Ben üzüldüğümle kalıyorum.Ama ben böyleyim işte.
Bu 2 ay içinde güzel şeyler de oldu tabii ki.
Mesala EBRULİ MUTFAK 1.yaşınu kutladı.Düzenli ve istediğim gibi blogumu güncelleyemesemde sizlerden çok güzel şeyler öğrendim. En önemlisi de güzel dostluklar kurdum. İnşallah bundan sonra hiç bir aksalık olmadan devam ettiririm
Diğer bir olayda Sevgili Eşimle koskoca bir 14 yılı devirdik. Acı ve tatlısıyla. Allahım bir ömür boyu çocuklarımızla ve torunlarımızla güzel ve sağlık bir ömür nasip etsin.
Bir de beni mutlu eden Sinangil Unlarından bir mail almam. Bir çok arkadaşım gelen unlarını neredeyse bitirdiler belki ama ben daha yeni kullanmaya başladım. Sinangil un yetkililerine çok teşekkür ederim. Geç kalmamım sebebi elimde daha önceden almış kiloluk Sinangil ununun olmasıydı. Bitsin öyle kullanayım dedim.
İnanır mısınız arkadaşlar blogumu, sizleri ve yazmayı çok özlemişim çenem düştü. Gelelim tariflere.
Pazar günü kızımın arkadaşı Şeyma bize ders çalışmaya geldi. Kızımın 8 senelik sınıf arkadaşı. Ana sınıfından beri; çok iyi anlaşıyorlar. Kızlar için fazla bir şey hazırlayamadım. Pazar sabahı kalktım bir baktım sular az. Hemen suları doldurdum ama gene de eskilerin dediği gibi dökme su ile değirmen dönmüyor.
Kızlarım için yoğurtlu patates püresi ve zencefilli kek yaptım.
Patates püresi herkesin bildiği bir tarif zaten.
Patatesleri haşayıp sıcakken içine biraz süt, bir kaşık terayağı ve tuz koyarak püre yaptım.Üzerine sarımsaklı yoğurt döküp dolapta dondurdum. Servis yaparken renk biberi ile süsledim.
Kekim ise gerçekten çok lezzetli hafif nemli ve güzel bir kek oldu .

MALZEMELER
3 YUMURTA
1,5 SU BARDAĞI ŞEKER
1 SU BARDAĞI SÜT
YARIM SU BARDAĞI SIVIYAĞ
2,5 SU BARDAĞI SİNANGİL FINDIK AROMALI UN
1 ÇAY KAŞIĞI ZENCEFİLLİ
1 ÇAY KAŞIĞI TARÇIN
2 ADET ELMA
(Bu aralar zencefile takmış drumdayım. Özellikle kek ve kurabiye de
bir de aklınızda bulunuz çeyrek çay bardağı pekmezin içine 1,5 çay kaşığı zencefil katıp karıştırıyoruz. Bu karışım öksürüğe bire bir. Pekmez ılık olacak)

YAPILIŞI
Yumurta ve şekeri çırpıp içine sırası ile süt ve yağı katıp karıştırıyoruz. 2,5 bardak un, zencefil ve tarçını da ekledikten sonra rendelenmiş elmaları da ekleyip tahta bir kaşıkla karıştırıp yağlanmış ve unlanmış kalıba döküyoruz. Önceden ısıtılmış 180* fırında pişriyoruz. Biraz ılıkdıktan sonra kalıptan çıkarıp servis yapıyoruz.
Kahvenin veya sıcak bir bardak sütün yanında mükemmel gidiyor. Benden söylemesi.



19 Ekim 2009 Pazartesi

KIŞ HAZIRLIKLARI VE FASULYE SALATASI

Arefe günü öğleye kadar çalıştım. Öğlen tam işten çıkıcan postacı bir paket getirdi. Paket İstanbuldan dı. Can yolaşım, dostum ve biricik arkadaşım Yelda göndermişti. Paketin alıp hemen açtım. İçinden bana fular, eşime ve çocuklara çorap çıktı. Ayrıca bir de çocuklar için çok hoş kendi elleri ile hazırlamış olduğu şeker sepeti. O anki mutluluğumu anlatmaya kelimeler yetmez.Çok hoş bir ve gülümseten bir süpriz oldu. Buradan geç de olsa tekrar teşekkür ediyorum arkadaşıma. Telefonla görüştük ama olsun.
FASULYE SALATAM


ÇOCUKLAR İÇİN GELEN ŞEKER SEPETİ


Bunlar da kış için hazırlayıp dondurucuya kaldırdığım taze faulye ve börülceler
Herkese iyi akşamlar ve iyi haftalar diliyorum. Blogumu güncellemeyeli neredeyse bir ay olacak. Bayramda bile hiç kimseye bir bayram mesajı bile yazamadım. Neden diye sorarsanız; bir ara pc bozuktu; pc tamir oldu bu seferde internet modem de bir problem oldu onu da hallettik. Fakat benim gönlüm hiç hoş değildi. Keyfim yoktu. Ancak oturabildim pc başına bir şeyler yazmak için. Aslında devamlı sizleri ziyate geldim ama kendi blogumun için bir şeyler yapamadım. İnşallah bundan sonra aksaklık olmadan devam edebilirim.
Tüm blogcular arkadaşlar kış hazırlıklarını yapalı epey zaman oldu. Ben ancak yapabildim. İşyerinde çalışan arkadaşımın kayınpederinin tarlası vardı. Taze fasulye ve börülceyi ondan aldım. İnanır mısınız ben böyle lezzetli bir fasulye ve börülce yemedim diyebilirim. Pazar günü tarladan toplandı pazartesi günü bendeydi. Bende hemen doğradım. Biraz kavurdum ve poşetleyerek dondurucuya kaldırdım. Allahım ağız tadı ile yemek nasip eder inşallah.
Bu taze ve körpe fasulyelerin birazından da fasulye salatası yaptım. Fasulyeleri haşladım, çok az bir sıvı yağda kavurdum. Bir kasenin içinde sarımsaklı yoğurt hazırladım. Soğuyan sebzeyi yoğurdun içine boşaltıp içine 2-3 adet kornişon turşu doğradım. Tadı gerçekten çok lezzetliydi. Biz beğenerek yedik.
Benim artık pc başından kalkmam lazım. Kızım ödev yapmak için beni bekliyor.

15 Eylül 2009 Salı

KADİR GECESİ

Kadir gecesi, Kur'an-ı Kerim'de şöyle ifade edilmektedir. Şüphesiz. biz o Kur'an'ı Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilirmisin? Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır . Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede Rablerinin izniyle hertürlü iş için iner de iner.
O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir (Kadir97\1-5)
Bu ayetler Kadir gecesinin önemini şu noktalardan vurgulamaktadır:
1.İnsanlar için yol gösterici olan Kur'an-ı Kerim ilk olarak Kadir gecesinde inmeye başlamıştır.
2.Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Yani bu gecedeki hayırlar, Allah'tan cc başka hiçbir kimsenin bilemeyeceği kadar çoktur. Allah cc rahmet kapılarını bu gecede ardına kadar açar.
3.Kadir gecesinde melekler, aralarında Cebrail olduğu halde akın akın inip yeryüzüne rahmet yağdırırlar.
4.Kadir gecesi tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir. Allah'ın cc müminlere bahşişi, bir ihsanıdır. Ohalde, böylesine büyük değeri olan geceyi değerlendirmenin kazancı da elbette çok büyük olacaktır. "Kim inanarak ve sırf Allah rızası için Kadir gecesini ihya ederse, geçmiş günahları bağışlanır." (Buhari) buyuran Hz. Peygamber'in, bu geceyi namaz kılarak, Kur'an okuyarak, dua ederek ihya ettiği bilinmektedir. Resulullah, Kadir gecesinde ne söylenmesi gerektiğini soran Hz. Aişe'ye şu duayı yapmasını tavsiye etmiştir: "Allah'ım! Sen çok bağışlayansın, affı seversin beni de bağışla" (Ahmedb. Hıanbel) Demek ki, Kadir gecesini ihya etmenin en güzel yolu bağışlanma dilemektir.

Rabbim bu geceyi en güzel şekilde ihya etmeyi nasip etsin Rabbim dualarımızı kabul buyursun...

Herkesin KADİR GECESİ MÜBAREK OLSUN.

8 Eylül 2009 Salı

ETİMEKLİ TATLI


Herkese güzel bir hafta diliyorum.Hafta ortasına geldik ama.Ben ancak fırsat bulabildim.Allah'ın izni ile Ramazanın 20 gününü geçirdik.İlk zamanlar havalar çok sıcaktı ama şu aralara iyi.Bugün burada yağmur vardı ve ben bir ara üşüdüm pencereleri bile kapattım.Şu anda dışarıda çok hoş hafif serin bir hava var.
Gündüzleri iş yerinde fırsatım oldukça blogları geziyorum.Bloglardaki güzel yemek ve tatlıları görünce canım istiyorum.Akşam için plan yapıyorum eve gidince şunda yapıcam diye ama gelince yorgunluktan canım bir şey istemiyor.
Bugün de canım tatlı istedi.Aç tavuk kendini darı ambarında görür misali. Eve geldim. Yemeğimizi yedik de benim canım hala tatlı istiyor. Erzak çekmecesine baktım.Yapabileceğim en kolay tatlı nedir diye düşünürken aklıma etimekli tatlı geldi.Etimek de vardı. Hemen yaptım dolapta biraz soğutum bir dilim yedim ve rahatladım.Hafif güzel bir tatlı oldu. İftar davetleri içinde yapılabilecek hoş ve kolay bir tatlı.
MALZEMELER
1 PAKET TUZSUZ ETİMEK

ŞERBETİ İÇİN
1,5 SU BARDAĞI ŞEKER
2 SU BARDAĞI SU

MUHALLEBİSİ İÇİN
1 KİLO SÜT
YARIM SU BARDAĞI UN
YARIM SU BARDAĞI NİŞASTA
1 SU BARDAĞI ŞEKER
1 PAKET VANİLYA
1 PAKET KREM ŞANTİ
1 ÇAY BARDAĞI SÜT

YAPILIŞI
Öncelikle şerbetimizi hazırlıyoruz. 1,5 bardak şeker ile 2 bardak suyu kaynatıp içine 1 kaşık limon suyu koyup bir taşım daha kaynatıp ocaktan alıyoruz.
Borcama dizdiğimiz etimeklerin üzerine şerbetimizi döküyoruz.
Etimekler şerbetini çekerken biz muhallebisini hazılıyoruz.
Bir tencereye süt,nişasta,un ve şekeri katıp karıştırıp ocağa koyuyoruz. Sürekli karıştırarak muhallebi kıvamında pişiriyoruz. Ocaktan alıp içine bir paket vanilyayı ekleyip karıştırarak etimeklerin üzerine döküyoruz. Biraz soğuduktan sonra dolaba kaldırıp soğutuyoruz. Bu arada biz en üstüne dökmek için krem şantisini hazırlıyoruz.
1 paket krem şanti ile 1 çay bardağı sütü çırpıp soğuyan tatlımızın üstüne döküyoruz. 1 gece dolapta beklediği zaman tadı daha güzel oluyor ama dediğim gibi benim beklemeye vaktim olmadığı için hemen bir dilim yedim.

30 Ağustos 2009 Pazar

DOĞUM GÜNÜ PASTASI


Herkese iyi akşamlar. Bugün pazar ve tatil olmasına rağmen. İnanın ben daha yeni oturdum. Sabah saat 10.00 gibi ayağımın üstüne bir kalktım kalkış o kalkış. 10 gündür İzmir'den eltimler vardı. Sabah onları yolcu ettik. Onlar gidince temizliğin başına geçti. Bu arada oğlumun eziyeti, yemek derken ancak oturmaya vaktim oldu. Neyse ki bunlar güzel telaşlar. Allahım hastalık vermesin yeter ki. Yengesi ve amcası ile birlikte kızım da gitti. Kızımın gitmesi bana çok zor geldi. Hele ki oğluma. Onlar gittiğinden beri ablam ne zaman gelecek hadi yanına gidelim diye söyleniyor. Zaten bugünkü eziyeti de ablasının olmamasından. Bu yaz oğlum ablasına çok alıştı. Devamlı peşinde. Ben bazen iki kardeş çok eziyet ettiler mi hadi 2-3 günlüğüne anneannenize gidin derdim. Ama Handenur gidince çok zor oldu. Hatta onları yolcu ettikten sonra hem mutfağı topladım hem de ağladım. Eşim yanıma gelip "ne o kızını mı özledin?" diye benimle dalga geçti. Allahım hiç kimseyi evletlarından ayırmasın. Sonuçta kızım 10-15 gün sonra dönecek. Bunu biliyorum ama gene de zor oldu benim için.
Neyse bugün biraz duygusalım. 10 gün önce oğlumun doğum günü pastasını yayınlamıştım ama tarif vermeğe fırsat olmamıştı. İşte tarif. Yaptığım pastaların pandispanyası Sevgili Müge'nin (Hünerli Bayanlar) yoğurtlu sade pandispanyasıdır. Tarif kesin bir tarif. Sağolsun Müge bir ara pandispanya ve kremalar dosyası yayınlamıştı. O günden sonra hep onun pandispanya tarifini uyguluyorum. Teşekkür ederim Müge. Sayende çok hoş ve güzel bir pandispanya dosyasına sahip olduk. Müge'nin sitesinde detaylı olarak tarif var ama ben de arşivimde bulunması için yazıyorum.
FINDIKLI YAŞ PASTA

PANDİSPANYA
4 ADET YUMURTA
4 TÜRK KAHVESİ FİNCANI TOZ ŞEKER
4 TÜRK KAHVESİ FİNCANI UN
1 TÜRK KAHVESİ FİNCANI YOĞURT
2 YEMEK KAŞIĞI SIVIYAĞ
3 YEMEK KAŞIĞI KAYNAR SU
1 PAKET KABARTMA TOZU
1 PAKET VANİLYA
1,5 SU BARDAĞI FINDIK
ARA KREMA
3 SU BARDAĞI SÜT
2 ÇAY BARDAĞI ŞEKER
1 YEMEK KAŞIĞI UN
2 TATLI KAŞIĞI MISIR NİŞASTASI
2 YEMEK KAŞIĞI KAKAO
2 ADET YUMURTA SARISI

ÜZERİ İÇİN
1 PAKET KREM ŞANTİ
1 SU BARDAĞI SÜT

YAPILIŞI
Öncelikle yumurta aklarını cam bir kasede krem şanti kıvamına gelene kadar çırpıyoruz.Şekerin yarısını da ekleyip şeker eriyinceye kadar çırpmaya devam ediyoruz. Ayrı bir kasede yumurta sarılarını, kalan şeker ve kaynar su ile şeker eriyinceye kadar çırpıyoruz. Şeker eriyince yağı ve yoğurdu ekleyip çok az daha çırpıyoruz. Toz malzemeleri birlikte eleyip yumurta akları ve sarıları ile birleştirerek çok az daha çırpıp yağlanmış ve unlanmış kalıbımıza dökerek önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında kürdan testi temiz çıkana kadar pişiriyoruz.
Kekimiz pişerken ara kremamızı hazırlıyoruz.
Süt, şeker, un, nişasta, kakao ve yumurtayı küçük bir tencereye koyup orta ateşte sürekli karıştırarak pişiriyoruz. Pişen kremamızı kabuk tutmaması için ara ara karıştırarak soğutuyoruz.
Krem şantiyi 1 bardak soğuk süt ile çırpıp dolaba kaldırıyoruz.
Pişip soğuyan kekimizi kalıptan çıkarıyoruz. (Aslında pandispanyayı bir gün önceden hazırlamak daha iyi ama benim vaktim yoktu. Herşeyini aynı gün hazırladım). Kekimizi ortadan 2'ye kesiyoruz. Yoğurtlu pandispanya kendinden nemli olduğu için ben keki ıslatmadım.Ara kremamızı sürüyoruz. Üzerine irice parçaladığımız fındıkları serperek 2.katını üstüne kapatıyoruz. Dolapta bekleyen krem şantiyi karıştırıp; birazını üzerini süslemek için ayırıp pastamızı krem şanti ile kaplıyoruz. Kalan krem şanti ile süsleyip toz haline getirdiğiz fındığı üzerine serperek buzdolabına kaldırıyoruz. Ben üzerine kaplamayı pek düzgün yapamadım. Neyse zamanla alışırım herhalde. Pastayı bir gün önceden hazırlayıp ertesi gün yedik. Tadı gerçekten güzeldi. Yiyenler tarafından çok beğenildi.Artık kendim pasta yapmaya başladğımdan beri dışarıdan pasta almıyorum. Serde blogculukta var ya :)) Yeni bir tarif deneyip hemen blogda yayınlanmalı değil mi? :))

20 Ağustos 2009 Perşembe

TAMEK YEMEK YARIŞMASI

OĞLUMUN DOĞUM GÜNÜ PASTASI. TARİFE EN KISA SÜREDE

YARIŞMA İÇİN YAPTIĞIM YEMEK
TAMEK HEDİYELERİM.


Hep diyorum bu sefer blogumu ihmal etmiyeceğim diye ama bir türlü sözümde duramıyorum. Araya bir şeyler giriyor. Tamek yemek yarışması için aradıklarında büyük bir heyecana kapılmıştım. Hemen neler yapacağımı düşünmeye başlamıştım. Fakat araya giren işlerden dolayı bir ara keşke kabul etmesemiydim diye düşündüm. Neyse ki dün akşam yemeğimi yapıp yayınladım. Tamekten hediyelerim de dün geldi. Diğer blogcu arkadaşlarımın dediği gibi bir kolinin içinde pembe ve kırmızı tüller içinde hediyeler ve davetiyem. Bu arada kendilerine çok teşekkür ediyorum. Eve gelir gelmez akşam yemeği yemeden hemen yarışma yemeğimi hazırladım ve yayınladım; çocuklar başımda acıktık diye söyleniyorlar. Ama ben azimle ilk önce yemeğimi hazırladım.
Benim yarışma yemeğim Köfteli Kürdanlı Patlıcan Kebabı. Hadi sevgili arkadaşlarım artık sıra sizde. Oylarınızı bekliyorum.
Geçen hafta içinde sevgili oğlumun doğum gününü kutladık.Doğum günü için özel bi şeyler hazırlayamadım.Sadece pasta yapabildim.Ama önemli olan bir arada olmak ve oğlumun bir yaş daha büyüdüğünü görmekti.
3 aylar geldi ramazana 2 ay var derken Allah cc. izni ile bir Ramazan-ı Şerif daha geldi.Allahım hayırlısı ve sağlık ile oruçlarımızı tutmak nasip etsin.Herkesin Ramazan-ı Şerifi mübarek olsun.

12 Ağustos 2009 Çarşamba

YEMEK YARIŞMASI

Herkese merhaba. Günler su gibi akıp geçiyor ve ben bir türlü yetişemiyorum bu hıza.Bir bakıyorum haftanın başı; bir bakmışım hafta sonu gelmiş. Bir hafta nasıl gelmiş geçmiş anlayamıyorum.
Davet soframın tarifleri sırada bekliyor ama bir türlü ekleyemedim.İnşallah hallederim. Benim asıl bahsetmek istediğim Tamek Mutfak Keyfinin düzenlemiş olduğu yemek yarışması. Geçen hafta bir mail aldım. Benden iletişim numaralarımı istemişler bende verdim. Pazartesi beni aradılar. Tamek Mutfak Keyfi yemek yarışmasına katılıp katılamayacağımı sordular. Ben de hiç düşünmeden kabul ettim. Benim için hoş bir süpriz oldu. Hiç beklemiyordum beni de bir yarışma için arayacaklarını. Yarışma 15 Ağustos 2009-20 Ağustos 2009 tarihleri arasında olacak.Finale kalan 5 yarışması Ekim ayında ünlü aşçıların önünde yemeğini yapacak. Yarışmaya sadece tarif ile ya da resim ve video ile katılınabilir. İlgilenen arkadaşların Tamek Mutfak Keyfi sitesinden detaylı bilgiyi edinebilir.
Ben şimdiden düşünmeye başladım bile; ne yapsam diye.
Şimdilik benden bu kadar. Tariflerimle en kısa sürede döneceğim.
Sizlerin desteklerini ve oylarınızı bekliyorum arkadaşlar.

3 Ağustos 2009 Pazartesi

DAVET SOFRAM

Masamızın genel görünüşü
KUMPİR


TUZLU KURABİYE

PUDİNGLİ PASTA

MAKARNA BÖREĞİ
Herkese güzel ve iyi bir hafta diliyorum.Blogumu güncellemeyeli yine 10 gün buldu.Geçen hafta evde ve işyerinde işlerim yoğundu.Ara ara blogcu arkadaşlarımı ziyaret ettim ama kendi bloguma birşeyler ekleyemedim.İnşallah bu hafta böyle olmaz.Arşivde resimler ve tarifler birikti.
Sizlere 15 gün önce eltim buradayken hazırlamış olduğum soframı yayınlamak istiyorum.Diğer blogcu arkadaşların sofraları gibi değil ama gene de fikir olması açısından yayınlamak istiyorum.
Menümde
KUMPİR
MAKARNA BÖREĞİ
TUZLU KURABİYE
PUDİNGLİ PASTA
Tariflerini sırası ile vereceğim

KUMPİR.
1,5 KG PATATES (SİZ ÖLÇÜYÜ AZLTIP ÇOĞALTABİLRSİNİZ.BİZ O GÜN KALABALIKTIK.)
1 SU BARDAĞI KAŞAR PEYNİR RENDESİ
5 ADET SOSİS
1 KAVANOZ GARNİTÜR
ÜZERİ İÇİN KAŞAR PEYNİR RENDESİ.
Patatesler haşlanır.Sıcakken soyulup ezici ile püre haline getirilir.İçine bir yemek kaşığı tereyağı yarım çay bardağı süt, tuz, karabiber ve yarım su bardağı kaşar peynir rendesi eklenip karıştırılır.Hafif yağlanmış bocama yayılır.Üzerine küp küp doğradığımız sosisleri ve garnitürü döküp tekrar kaşar peynir rendesi serpip peynirler eriyene kadar fırına sürülür.
Mayonez ve ketçap ile servis yapılır.Bizim evde sevilerek yeniyor.Özellikle eltimin kızı Cansu çok istemişti.Tam gideceği gün yapıp yedirdim.İçim rahat.





23 Temmuz 2009 Perşembe

KURABİYE


Saat 22,00 olmasına rağmen hava hala çok sıcak. Balkon kapıları açık ama hiç esmiyor.Bu akşam nasıl uyuyacağız bilmiyorum.Sabaha karşı çok güzel esiyor fakat işe gitme saati geldiği için kalkmak zorundayım.Neyse pazar gününe az kaldı.Pazar günü biraz geç kalkarım.
Size güzel bir kurabiye tarifi getirdim.Ağızda dağılan kıyır kıyır bir kurabiye istiyorsanız bu tam size göre.

MALZEMELER
1 PAKET TEREYAĞI
1 ÇAY BARDAĞI SIVI YAĞ
1 ÇAY BARDAĞI ŞEKER
1 ADET YUMURTA (SARISI İÇİNE. BEYAZI ÜSTÜNE)
1 PAKET KABARTMA TOZU
ALABİLDİĞİ KADAR UN
ÜZERİ İÇİN SUSAM
Un hariç tün malzemeleri karıştırıp; yavaş yavaş un ekleyerek ele yapışmayan fakat sert olmayan bir hamur yapıyoruz. Hamurdan parçalar alıp istediğimiz şekli vererek önce yumurta akına sonra da susama bulayarak yağlanmış tepsiye dizip önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında pişiriyoruz.
Lezzetli kurabiyelerimiz yemeye hazır.
Afiyet olsun.

20 Temmuz 2009 Pazartesi

İRMİK HELVASI


Herkese güzel ve iyi bir hafta diliyorum. Bugün pazartesiydi.Malum hafta başı ve bende biraz pazartesi sendromu.Ama neyse problemsiz olarak bir günü daha bitirdim.Pazar günü kandildi.Herkesin Miraç kandili mübarek olsun.Allah c.c. daha çok kandiller nasip etsin.Dün evde işlerimin yoğunluğundan dolayı bloga giremedim.Bu yüzden de kandil kutlamam bugüne kaldı. Her kandilde en büyük isteğim evde olmak ve helva yapıp komşularıma dağıtmaktı ve pek denk gelmemişti. Bu sefer tam benim istediğim gibi pazar günüydü. Ben de helvamı yaptım komşularıma dağıttım; bundan da çok mutlu ve huzurlu oldum.Allah kabul etsin.
İlk defa kendim helva yaptım.Genellikle annemle yapardım.Yaptıktan sonra bir tabak anneme götürdüm. Helvan güzel olmuş diyerek beğendiğini söyledi.Artık bundan sonra devamlı yapabilirim
MALZEME
1 PAKET TEREYAĞI (250 GR)
2 SU BARDAĞI İRMİK
2 SU BARDAĞI ŞEKER
4 SU BARDAĞI SÜT
1 BARDAK FISTIK
YAPILIŞI
Tereyağında irmik ve fıstıkları kavurdum. İrmikler kavrulurken şeker ile sütü kaynattım. Kavrulan irmiklerin üzerine sütü ekleyip karıştırdım.(aman dikkat edin sütü eklerken etrafa çok sıçrıyor.Yanma tehlikesi olabilir.) Sütünü çektikten sonra ocağını altını kapatıp üzerine temiz bir havlu örterek denlendirdim.Demlenen helvamı karıştırdıktan sonra önce tadına baktım sonra da komşularıma dağıttım.

Afiyet olsun.

17 Temmuz 2009 Cuma

TUZLU KEK


İyi geceler mi desem yoksa iyi sabahlar mı? :)) saat olmuş 24,00 Ama benim ancak vaktim oldum.Bakın ne kadar düşünceliyim. Şu an gidip güzel güzel uyumak varken ben pc'nin başında blog aleminde geziyorum. Ne yapayım ama.Neredeyse 10 gün olacak blog güncellenmeyeli. Ama bu arada da boş durmadım. İzmir'den eltim geldi. Onlarla beraber hoşça vakit geçirdik. Güzel pazar sofraları hazırladık. (çünkü ben sadece pazar günleri evde olabiliyorum.) Aslında şu an o sofralardan birini yayınlayacaktım ama çok kötü fena bir şekilde uykum geldi ve temizlik yaptığım için de (çocuklarımın yokluğunu fırsat bilip temizlik yaptım. Babaannemiz İzmir'e gittiği için çocuklarda anneme gittiler.Evde onlara bakacak kimse yok.) yoruldum. Hemen en kısa yoldan akşam çayının yanına yaptığım tuzlu keki yayınlayıp yatmaya gidiyorum. Bu kek hem çok pratik hem de çok lezzetli oluyor. Evde hangi malzeme varsa ve içine ne koyarsan yakışiyor.

MALZEMELER
2 ADET YUMURTA
1 SU BARDAĞINDAN BİRAZ AZ SIVIYAĞ
1 SU BARDAĞI YOĞURT
250 GRAM LOR PEYNİR
YARIM DEMET MAYDANOZ
YARIM DEMET DEREOTU
BİRAZ TUZ (PEYNİRİNİZE GÖRE)
1 PAKET KABARTMA TOZU
ALABİLDİĞİ KADAR UN (YAKLAŞIK 2,5-3 SU BARDAĞI)
ÜZERİNE
BOLCA ÇÖREK OTU VE SUSAM

YAPILIŞI:
Öncelikle yumurtaları çırptım.İçine yoğurdu ve yağı ekleyip biraz daha çırptım. İnce ince doğradığım maydanoz, dereotu ve peyniri ekledim. En sonda un ve kabartma tozunu ekleyip karıştırıp yağlanmış bocama döktüm. Üzerine de bolca çörek otu ve susam ekip önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında pişirdim. Ilıyınca da dilimleyip afiyetle yedik.
Ani misafirler için pratik bir kek oluyor.
Eh artık bana müsade ben yatmaya gidiyorum.

6 Temmuz 2009 Pazartesi

HAŞHAŞLI KEK

HAŞHAŞLI KEKİMİZ
CAN YOLDAŞIM YELDA'DAN GELEN DOĞUM GÜNÜ HEDİYELERİM

  • Herkese iyi akşamlar. Evdeki pc nihayet servisten geldi. Pc'nin serviste olduğu süre içinde ara sıra da olsa işyerindeki bilgisayardan güncellemeye çalıştım.Ama evdeki gibi rahat olmuyor. Pc evdeyken kıymetini bilmiyorduk. Gidince anladık. :) Aslında her şey öyle değilmi. Bir çok şeyin kıymetini onu kaybedince anlıyoruz. Bu geçen zaman içinde neler yaptım. Öncelikle doğum günümü kutladım. Doğum günümü kutlayan tüm arkadaşlarıma bir kez daha teşekkür ederim. Çok sevdiğim, can yoldaşım, arkadaşım, dostum, kardeşim gibi gördüğüm arkadaşımdan Yelda'dan (kendisinin çok hoş bir hobi blogu var) doğum günü hediyelerim geldi. O kadar mutlu oldum ki. Mutluluğumu anlatacak kelime bulamıyorum. Canım kuzenim Yeşim de benim için bir doğum günü pastası yapmış. Pastası çok hafif ve lezzetli olmuştu.
    Sıra geldi tarife.

MALZEMELER
3 VEYA 4 ADET YUMURTA

1 SU BARDAĞI ŞEKER

1 SU BARDAĞI İRMİK

1 SU BARDAĞI HAŞHAŞ

1 ÇAY BARDAĞI YAĞ

1 SU BARDAĞI UN

ŞERBETİ

1 SU BARDAĞI SU

1 SU BARDAĞI ŞEKER

1-2 DAMLA LİMON

ÜZERİNE

1 PAKETKREM ŞANTİ

1 SU BARDAĞI SÜT

YAPILIŞI:

Keki pişirmeden önce şerbetimizi hazırlıyoruz. 1 su bardağı şeker ile 1 su bardağı suyu kaynatıyoruz. Kaynamaya başlayınca içine 1-2 damla limon sıkıp 5 dakida daha kaynatıp ocağı kapatıp soğumaya bırakıyoruz.Şerbetimiz soğurken; yumurta ile şekeri beyazlaşana kadar çırpıyoruz. İçine yağını ekliyoruz. Diğer kuru malzemeleri birlikte karıştırıp sıvı malzemeye ekleyerek yağlanmış borcama döküyoruz. Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında kürdan testi temiz çıkına kadar pişiriyoruz. Pişen kekimizi fırında çıkarıp soğumuş olan şerbetimizi kekimizin her yerine eşit bir şekilde döküp kekin şerbeti çekmesini bekliyoruz. Burada kek sıcak şerbet soğuk olacak.Kekimize şerbetini döktükten sonra 1 bardak süt ile 1 paket krem şantiyi hazırlıyoruz. Kekin üzerine sürüyoruz.

Bizim evde severek yenilen bir tatlı, pasta. Hem şerbetli tatlı hemde krem şantili pasta gibi. Hafif bir pasta oluyor.

Herkese afiyet olsun. Bir gün önceden yapıldığı zaman tadı daha da lezzetli oluyor.Çocuların acelesinden dilimlenmş halini bile çekmeyi unutmuşuz.

25 Haziran 2009 Perşembe

İYİ KANDİLLER

Zengin; çok mala sahip olana denmez, zengin kalbi olana denir. Kalbi zenginliğinden mahrum olan kimse, ne kadar geniş servete sahip olursa olsun yine fakirdir. Tamahı ve hırsı sebebiyle de halk nazarında hakirdir. Kalbi zengin olan kimse de ne kadar fakir olsa herkesin nazarında muhteremdir. Ellerin açıldığı, gözlerin dualarla yaşardığı, kalplerin okşandığı Kandil Gecesinde bütün insanların günahlardan uzaklaşıp tövbelerinin kabul edilmesini niyaz ederiz. Allah tüm inananları iman yolundan ayırmasın. Kandiliniz ve üç aylarınız mübarek olsun.

13 Haziran 2009 Cumartesi

İYİ Kİ DOĞDUM BEN


İYİ Kİ DOĞDUM
GÖRDÜN MÜ YİRMİ BEŞ OLDUM.
Ama bunları ben söylemiyorum.Nil Karaibrahimgil Çocukda yaparım kariyerde parçasının giriş kısmında söylüyor. Keşke Nil'in dediği yaşlarda olsaydım; fakat ben o yaşları geçeli epey zaman oldu.Artık 30'lu yaşları tırmanıyoruz. Şairin dediği gibi yolu yarıladık ve geçtik. Ne kadar geçmişe özlemle baksak da her yaşın kendine has bir güzelliği ve yaşanması gereken şeyleri var. Hep dualarımda Allahım bana çocuklarımla, eşimle, ailemle ve dostlarımla sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yaşam nasip et diyorum. İnşallah hep öyle olur.
Kendime doğum günü pastası yapacak vaktim olmadı. Bende netten resim buldum. Hadi hep beraber mumları üfleyelim ve ağız tadı ile pastamızı yiyip birbirimiz için güzel dileklerde bulunalım.

12 Haziran 2009 Cuma

BEBEK HEDİYELERİ

Sıcak çok sıcak.Burası o kadar sıcak ki.Hava şimdi den böyle olursa temmuz ve ağustos da Allah kolaylık versin. Bugün sizlere kuzenimin arkadaşına hazırlamış olduğumuz bebek hediyelerini gönderiyorum.Biz hediyeleri gönderdikten bir hafta sonra kızımız oldu diye haber geldi. Allah bebeğimizi analı babalı büyütsün.Bebek eşyaları çok tatlı ve sevimli oluyor.Hele ki kız eşyaları.
Şimdiden herkese güzel bir hafta sonu diliyorum

Bebişimize almış olduğumuz kıyafetleri de organze tüle sarıp yine organze kurdela ile bağladık.


almış olduğumuz keseciklerin içlerine lavanta koyup ağızlarını büzdük. Bebek biblolarını da silikon tabanca ile yapıştırdık.
















.

5 Haziran 2009 Cuma

PATATES SALATASI


Arkadaşlar herkese merhaba. Tam öğle vakti karnı acıkanlara güzel bir salata tarifi getirdim. Fazla vaktim olmadığı için hemen tarifi yazıp kaçacağım. Şu an işyerindeyim. Evde de pc bozuldu. Servise gitti. Bu yüzden sizleri ziyarete gelemiyorum. Ama bunu en kısa sürede telafi edeceğim.
Sadece malzemeleri vereceğim. Siz evdeki malzeme miktarına göre kendiniz ayarlayabilirsiniz.

MALZEMELER
PATATES
SALATALIK
YOĞURT
MAYoNEZ
SIVIYAĞ
LİMON
TUZ
Patatesleri haşlayıp içine sıvıyağ, limon ve tuzunı katıp eziyoruz. Salatalıkları kabukları ile beraber rendeleyoruz. Yoğurt ve mayonezi bir kapta karıştırıp patateslerle karıştırp servis tabağına alıyoruz. Üzerini istediğimiz gibi süsleyebiliriz. Ben nane, toz kırmızı biber ve isotla süsledim. Güzel ve değişik bir salata oluyor. Tam yaz günleri için.

25 Mayıs 2009 Pazartesi

SÜTLAÇ


Herkese iyi akşamlar. Güzel bir hafta geçirmeniz dileği ile. Malum bugün pazartesi. İş yerinde işlerim yoğundu ve bir de pazartesi sendromu denilen şey. (bazen bende olur). Akşam çok zor oldu. Kendimi eve attım. Yemeğimizi yedik. Ev halkı televizyon izlerken kısa bir sürede olsa bloğuma bir şeyler ekleyeyim dedim. Bizim evde sütlü tatlılar daha çok tercih edilir. Bu tatlıyı da eşim hastaneden gelince yapmıştım. Yayınlamak bugüne kısmetmiş.
Bu tarifi çok sevdiğim bir ablamdan almıştım. Garanti bir tariftir.

MALZEMELER
1 KG SÜT
1,5 ÇAY BARDAĞI PİRİNÇ
1 LT.SU
2 YEMEK KAŞIĞI PİRİNÇ UNU
2,5 SU BARDAĞI ŞEKER

YAPILIŞI
1,5 çay bardağı pirinç 1 lt su ile pişirilir. Soğuk süte eklenip 1-2 defa karıştırılıp kaynaması beklenir. Bir kasenin içinde 2 yemek kaşığı pirinç unu 1 su bardağı su ile ezilir ve tenceredeki sütten biraz alınarak ılıştırılır. ve kaynayan sütün içine eklenir. 10 dakika kaynatılır. 2,5 su bardağı şekeride ekleyerek 1-2 taşım kaynatıp ocaktan alınır.
Kaselere paylaştırılarak isteğiniz gibi süslenir.
Ben tarçın ile süsleyerek servis yaptım.
Herkese afiyet olsun.
Resim için kusura bakmayın bu ilk kaseydi. Çocukların acelesinden etrafına bulaştı. :))

24 Mayıs 2009 Pazar

HEDİYEM


Herkese merhaba ve iyi hafta sonları diliyorum.Aslında saat biraz geç oldu. Tatil bitmek üzere ama neyse. Blogumu sık sık güncellemek için kendi kendime söz vermiştim ama pek sözünde duramadım ve neredeyse bloğumu 10 gündür güncelleyemedim.
Bu 10 gün içinde neler yaptım.
Öncellikle eşim İzmir'den döndü. Allaha şükür sağlına kavuştu. Ufak tefek problemler olsa da onlar da zamanla geçecek. Eşimin hastalığı için yorum bırakıp iyi dileklerde bulunan tüm arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Bu arada iş yerinde işlerimiz yoğundu. Sevgili Baharın düzenlemiş olduğu hediye etkinliğine katıldım. Hediyem geleli 1 hafta oldu ama hediyemi yayınlayamadım. Çünkü daha önce de belirtmiştim benim fotoğraf makinem yok diye; Bunu da sevgili Özgeye (BİR MİMARIN HOBİLERİ blogunun sahibi) (kusura bakmayın arkadaşlar ben henüz blog da nasıl link verildiğini bilmiyorum. Bana yardımcı olursanız sevinirim:) )bildirdim. Kardeşimden istedim. O da biraz geç gönderdi. Yayınlamam ancak bugüne kısmet oldu. Mehmetcim sana da burdan çok teşekkür ediyorum makine için. Özgecim tekrar tekrar hediyen için teşekkür ederim. Hediye yayınlanana kadar kaç kere kahve yapıldı ve içildi.
Benden şimdilik bu kadar. Malum akşam üzeri ve tam yemek saati. Evdekiler yemek bekliyor benden.

9 Mayıs 2009 Cumartesi

ANNEME

Ne zaman eskiyor sevgiler
Ödenen bedellerin acısı geçince mi?
Yağmur yağıyor. Mutfak camındayım.
Nasıl üşüdüğümü bilemezsin.
Menekşelerim çiçek vermiyor artık anne.
Söylediğin gibi hep dibinden su verdim ama…
Şimdi telefon açsam sana,
Sesini duymak da yetmiyor ki.
Hep aynı cümleler; “Babamlar nasıl, ilacını aldın mı?”Nedenini bilmediğim bir ağlamak var içimde.
Bir yerlere sığdıramıyorum yüreğimi.
Bazen dalıp giderdi mutfakta yemek yaparken, tahta kaşıkla tencerenin başında öylece
Ne düşünürdün acaba?
Özlemek çok fena anne. Anlamak seni; daha da fena…
Omuzlarım ağrıyarak uyanıyorum sabahları.
Benim kızımın omuzlarımı ovmasına daha çok var.
Gittikçe sana mı benziyorum ben, ya da“Annenin kaderi kıza” dedikleri doğru mu?
“Baban eskitir her şeyi kızım” demiştin bir kez,
Anlamamışım meğer, eskiyormuş anneciğim.
Omzunu ovacak kalmıyormuş meğer aynı evin içinde.
Şimdi duysan bunları ne üzülürsün; mutsuz mu kızım diye, çoktan kendinden vazgeçmiş bir sesle.
Mutsuz değilim de anne, yağmura ve mutfağımdaki kedere çare bulamıyorum.
Evimi topluyor, toz alıyor, patlıcan kızartıyor,televizyon seyrediyor, akşam çalan kapıyı açıyorum.
Açtığımı gören olmuyor.
Pişirdiğim yeniyor da, güzel olmuş denmiyor.
Çay demleniyor, demleniyor, demleniyor…
Kederim mutfağımın her yerine yerleşiyor.
Ah nasıl eskiyor her şey anne, nasıl eskiyor.
Eskilerimi de atmaya kıyamıyorum.
Seni çok özlüyorum.
Bana yasakladığın bahçeler, sana da mı uzaktı hep? Gidemeyişine ağladın mı sende?
Ne zaman eskiyor sevgiler?
Ödenen bedellerin acısı geçince mi?
İşte böyle,kalbimde bir acı.
Şarkılar seni söyler.
İclal AYDIN

Ben, İclal Aydın'dan ne zaman bu şiiri dinlesem hep duygulanırım. Hemen annem gelir aklıma ve mutlaka gözümden yaşlar dökülür. Yıl 2007. Annem hemen hemen yılın yarısını hastanede geçirdi. Her gece telefon çaldığı zaman içim burkulurdu. Acaba bir haber mi var diye. Böyle şey akla bile gelmez ama biz artık ölümü bile düşünmeye başlamıştık. Çünkü gerçekten çok hastaydı.
Ama neyse ki bunların hepsi geride kaldı. Allah c.c. onu bize bağışladı. Annecim seni o kadar çok seviyorum ki sana bunu anlatmak için kelimeler yetmez. Allahım seni başımızdan eksik etmesin. Her zaman yanına gelemesem de senin orada olduğunu biliyorum. Ne zaman canımın sıkılıp moralim bozuk olsa arayabileceğim tek kişi sensin.
ANNELER GÜNÜN KUTLU OLSUN.
TÜM ANNELERİMİZİN VE ANNE ADAYLARININ ANNELER GÜNÜ KUTLU OLSUN

6 Mayıs 2009 Çarşamba

BÜYÜK BİR ÖZÜR YAZISI

İŞTE GELDİM BURDAYIM BEN BU İŞTE USTAYIM.

Nasıl bir ustalıksa benimki.

Sevgili ve çok değerli arkadaşlarım biliyorum sizlere karşı çok mahçubum. Sayfada gördüğünüz ıslak kek kabak tadı verdi artık. Ama yazacaklarımı okuyunca herhalde bana hak verirsiniz. Öncelikle hepinizden tek tek özür diliyorum.

Geçen zaman içinde ben hep buradaydım. Arasıra da olsa bloglarınızı ziyaret etmeye çalıştım. Ama yorum bırakamadım. Blogum aralık ayından beri güncellenmemişti. Fakat güncellemek pek içimden gelmedi. 5 ay önce, 2 yıldır yakından takip ettiğim yemek bloglarından bende kendime bir tane açmıştım. Büyük bir heves ile başladım; ki bu hevesim hala geçmedi. Hatta sayfama her baktığımda içim burkuldu güncelleyemedim diye. Fakat insanın morali ve keyfi yerinde olmadığı zaman içinden hiç bir şey yapmak gelmiyor. Hani derler ya gönlüm yorgun diye. Evet benimde gönlüm çok yorgundu. Vücut yorgunluğu bir ağrı kesici içip, güzel bir uyku ile geçer ama gönül yorgunluğu. 5 ay boyunca ailecek bir takım problemlerle boğuştuk. Bu problemlerin bir kısmını çözdük ama daha çözülmesi gereken şeyler var. Bazen iyice umutsuzluğa kapıldığım zamanlar oldu ama sağolsun eşim hep beni yüreklendirdi. Her şeyi halledeceğiz diye. Doğru herşey olacağına varıyor biz üzüldüğümüz ile kalyoruz ama insanın elinde olan bir şey değil bu. Ben çok fazla kafaya takıyorum ve karamsarlığıa kapılıyorum. Eşim benim kadar değil; ya da bana belli etmiyor. Neyse Allah büyük inşallah herşey yolunu girecek ve düzelecek. En azında çok tatlı 2 tane çocuğum, çok çabalayan ve uğraşan bir eşim var. Bu bana yeter.

Blogumu güncelleyememin bir diğer nedeni de fotoğraf makinesi. Benim makinem yok arkadaşımın ki kullanıyordum. Fakat arkadaşım iş yerinden ayrıldı. Doğal olarak makinesini benden aldı. Ben de makinesiz kaldım. Geçen süre içerisinde benim de mutfağımda tencere kaynadı, fırın yandı ve misafirler ağırlandı fakat makinesizlikten dolayı hiç bir çekim yapamadım.

Bloglar arasında gezerken Cadı Kazanı blogunun sahibi Sevgili Bahar bir hediyeleşme kampanyası başlatmış Ben bu hediyeleşmeye katılmaya karar verdim ve bloguma geri dönüş için iyi bir başlangıç olacak benim için. Sağol sevgili Bahar, senin sayende tekrar bloguma dönüyorum. İnşallah bundan sonra ufak tefek aksaklıklarla bloguma güncellemeye devam edeceğim.

Bu arada geçen hafta salı akşamı eşim aniden rahatsızlandı. Acile gittik serumlar iğneler derken doktor EMR çekilmesi için hastaneye yatması gerek dedi. 2 gün hastanede kaldık. Emr sonucu geldi ve doktorumuz bizi acilen İzmir'e sevk etti. Eşiminin 2 yıl önce safra kesesi alınmıştı. Şu an safra kanalında 6-7 adet 8 mm'lik taşlar varmış ve bu taşların temizlenmesi gerekiyormuş ki bu da şu an sadece İzmir de yapıyormuş Denizli'de yapılmıyormuş. Eşim yarın sabah İzmir'e gidecek. Gidecek diyorum çünkü ben onunla beraber gidemiyorum ve buna da çok üzülüyorum fakat patronun o gün şehir dışında olacağı için izin alamadım. Eşimde annesi ile beraber gidecek. İzmir'de kardeşide var ve yanlız olmadığını biliyorum ama içim de pek rahat değil onunla gidemeyeceğim içim. Neyse İzmir'de sağlığına kavuşup gelecek inşallah. Canım sağ salim git ve gel.